bilmediğin bir şehirde uyanmak.
sabahtan akşama kadar ayık olamayan bir kafayla dolaşmak.
herhangi bir insana yardım etmek yada bir çocuğun mutluluğunu izlemek .
yürüyüş, kendini sevmek, gökyüzüne bakmak, yıldızlara bakmak, sonsuz ufuk çizgisini izlemek deniz kenarında, soğuk havada üşümek ve bunu sıcak bir kahve ile telafiye çalışmak...
hiçbirşeye inanmaksızın sadece kendinin varolduğu bir dünya düşünüp aklından geçen,yapabilitesi makul olan ve düşündüğünde bile haz alınan olaylar zincirini başlatmaktır.
boğaz kıyısında bir bankta oturup boğazın havasını ciğerlerine çekmek. hatta sohbetine değer verilen bir arkadaşla gidip bir yandan da muhabbet etmek.
hayatından tüm olumsuz düşünen insanları çıkarmak.
hiç bir şeyi kafaya takmamak.
bisikletle şehir turu yapmak.