dün karşılaştığım tezgahtardır. ''aa bu neon renkler bu sezon çok moda'' ben belki çok moda olan herkeste olan birşeyi beğeniyorum? bunu hiç düşündün mü mesela ? ya da moda diye bana yakışmadığını bildiğim birşeyi giymek zorunda mıyım?
-off nasıl oldu ki bu aşkım?
-oldu güzel oldu.
tezgahtar ( satış elemanı diyorlar şimdi kendilerine):
-hanfendi zaten sizin boyunuz kısa kalçalarda maşallah yani pantolanla basık görünüyosunuz. etek gayet güzel süzdü hem rengide moda olan renklerden biri.kesinlikle alın hem sizin tek bişeye ihtiyacınız var aslında biraz vücudunuzu tanıyın ona göre giyinin. ama yüzünüz çok güzel.
alacakları üç kuruşluk kıyafetle mağazayı ve dahi içindeki çalışanları satın aldıklarını zannedenlerin tepki gösterdiği tezgahtardır. bin çeşit insanla muhatap olmalarını, saatlerce ayakta kalmalarını, çoğunluğunun sosyal güvencesi olmadan çalıştıklarını falan bir kenara bırakırsak yaşanan tüm olumsuzluklar, sözde satış danışmanlığı denen şeyin özde olmamasından yani bu iş için teknik bilgi ve müşteriyle iletişim eğitimini almamalarından kaynaklıdır. kalite standardı denilen şey reklam sloganından öteye giderse yurdumda böyle şikayetler de azalacaktır.
Ürünü iyi pazarlayayım diye fena şekilde araya gidecek tezgahtardır. Canım benim senin mesleğin hakkında ileri geri yapmıyorum ama sen gelip benim sevdiceğime "ahhh o çok yakıştı ahhh bu harika oldu" gibi yakıştırmalar yaparsan, o güzel ağızcığını dağıtırım. @1 in de dediği gibi "haddinizi bilin"