+ eğer vücudunda, aklında, hatıralarında bir şeyi değiştirmek isteseydin ne olurdu bu?
- hmmm.. dur bakalım. burnum olurdu sanırım. daha güzel bir burnum olsun isterdim. belki de çok daha zeki olmak.. sen?
+ ben mi? ben, daima bir yanımın eksik ve kusurlu olduğunu söyleyen beynimdeki şu lanet yeri söküp atardım..
evet sevgili gece tayfasının nezih insanları. yukarıdaki flaş tivi canlandırmasında gördüğünüz gibi insanların neredeyse tamamı kendi bedeninde, hatırasında ya da aklında biraz daha fazlasını isteyecek şekilde programlanmıştır. hikayemizdeki + ile simgelenen farkındalık sahibi insan aslında size entrynin mesajını verdi. ama ben yine de sizlere daha kaliteli bir yaşam için haiz olduğum bilgileri sunmak zorundayım. çünkü dünyayı bulduğundan iyi bırakmayan insan, iyi birinsan değildir.
mutluluk çok tanrılı din gibi bir şeydir aslında. herkesin kendini yakın gördüğü bir tanrısı varken, bunu sembolleştirmek için eşyasına, evine, yüzüne, bedenine bunun bir sembolünü yapar. dolayısı ile her insanın mutluluğu sembolize ettiği bir putu vardır. fakat tıpkı çok tanrılı dinlere tokat gibi inen allah'ın nuru gibi, mutluluğun tanımı da bu sembollerin kendisi değildir. mutluluk yaşarken duyulan coşkunun ta kendisidir. amacı değil.
insan kendini kabul ettiği noktada, yani bedenini, aklını, varoluşu ile getirdiği tanrısal gücünü.. vb kabul ettiği noktada mutlu olmaya en yakın anıdır. elbette kendi çizeceği yol neticesinde kendi gelişimve dönüşümünün peşine düşecek. fakat istemekle ihtiras yapmak arasında birfark vardır.
kabul etmemiz gereken ilk gerçeğimiz, hepimizin yarı yarıya şeytani olduğu, diğer yarısı ile de hep daha iyi biri olmak istediği gerçeğidir. bu farkındalığa erişen kişi aslında kendini tanıdıkça bir dağın tepesine çıkıyormuş gibi hisseder. yükseldikçe daha çok şeye hakim olur, yükseldikçe önce kendi olmak üzere insanoğlunu tanır.
ÖLÜMÜ ÇOK ARZULARKEN YAZMIŞTI BUNLARI....ŞU LANET MEKTUP BiTMELiYDi !..KURTULMALIYDI ARTIK...KURTULMALIYDI...
Korkmadım hiçbir şeyden ,korkularımın kaderim olacağını biliyordum çünkü. Ne ölüm korkusu ne yaşama kaygısı beni intihar noktasına getirdi. Aksine çok gülerdim hem de herkesten daha çok....
Ölüm hikayeleri yazmak hoşuma giderdi ,bunları arkadaşım fakir gazeteciye anlatmakta benim için güzeldi ,en azından o beni dinleyen insanlardandı. Ona yazdığım bu çirkin mektupla teşekkür ediyorum. O bana destek olmak istedi ama sorun bende değildi ki ,bunu ona da söylemiştim.
Bu mektubu bana yazdıran tek neden kendi çirkinliklerim ,hırslarım olamazdı .Bütün güzelliklerimi yok eden birileri vardı, anlatmaya çalıştım arkadaşıma. Onun o saçma kader anlayışı beni bu noktaya getirdi , kızmıyorum ona ne de olsa beni anlamaya çalışmıştı, hayatımdaki en iyi arkadaşlarımdan biriydi, beni anlamaya çalışması hoşuma gidiyordu ve daha bunun gibi hoşuma giden yanları vardı arkadaşımın...
Bu mektubun sonunda olacaklar için üzülmesin kimse kimse ,affettim herkesi ama unutmadım hiçbir şeyi ,unutturmamda...Benim için ağlamaktan daha fazlasını yapabilirsiniz, beni anlamaya çalışabilirsiniz mesela ; en azından beni anımsayıp küçük bir tebessüm atsanız yeter..
Bana acımanız sizi yüceltmez ,aksine kendinizden bile tiksineceğiniz bir insan yapar sizi. Benim gibi olmanızı istemem zaten. Belki şu halim bile kurtuluşumu haplarda gören çoğu doktordan daha dirayetli ,belki de kendimi en güçsüz ve zayıf hissettiğim an en güçlü anımdır. Ama bu ne işe yarar ki artık haplar bile ölümümü istiyor, güneş bile çirkin ve kanlı bedenimi görmemek için erkenden yok oldu gökyüzünden....
Tamam gidiyorum ..Zaten bütün istediğiniz bu değil mi ? gitmem....kalemin yanına kanlı başımı hızlıca bırakmam...Çaresizliğim bile zevk veriyordur belki de size...ama bilemezsiniz değil mi ? çaresizliğim benim elimde değildi ...çaresizliğimin kaderim olduğunu anlamamda kısa sürmedi zaten...demek ki bundan sonrası da ölümmüş ! ....hep merak ediyordum..şimdi anladım işte !
En çok neye seviniyorum biliyor musunuz ? artık aranızda olamamak dışında bütün günahlarınıza ortak olmayacağım ,artık saçma insan kalabalığının bir tutsağı da değilim....
işte bu ! hiç kimseyi olmadığı kadar ölümü özlüyorum şimdi .Hayallerimi ancak bana o verebilir ,sizin çirkin kahkahalarınızdan ancak o beni kurtarabilir. Hayatı ancak o yaşanabilir yapar evet ölüm ! ..ölüm ! ölüm !....