Nedense sadece kötü ya da mutsuz anlar için insanlar, kendinizi onların yerine koymanız bekler. Oysa sadece mutsuzlukla değil, mutlulukta da insanları anlayabildiğiniz zaman, yani başkasının mutluluğunu kıskanmayıp Mutluluktan mutluluk çıkarabildiğiniz zaman, kendinizi gerçekten başkasının yerine koymuş alacaksınız.
bu empati denen saçmalık bana göre bir tür göz boyama. çünkü insanlar başkasının mutsuzluğundan mutlu olduğu anlaşılmasın diye ya da bu çirkin hissi bastırabilmek adına uydurmuşlar bu kavramı. Oysa ne kadar gizlenmeye çalışılırsa çalışılsın, gerçekler değişmeyecektir.
kendinizi başkasının yerine koymanız mümkün değildir.
kolay gibi gözükse de aslında yapması çok zor olan bir haldir.
yüksek duygusal zeka gerektirir. ama aşırısı da bünyeye zararlıdır, objektif saptamalarda bulunmanızı engelleyebilir.
kararında ve karşılıklı olanı adaleti sağlar. ülkemizde ( ya da dünyada ) adaletin yalnızca bir kadın ismi olduğu gerçeğini de düşünürsek, empati yoksunluğunun da had safhada olduğunu görebiliriz.