sonra dönüp bir şirkete patron falan olur bu tipler. çok çelişirler kendileriyle. ee zaten onu arıyorlardı. acayip lan bu olay. hep amerikan'ın işi. tibet'te 7 yıl, son samuray. bir de zahir vardı sanki. lan paulo hepsi senin başının altında çıkıyor aslında. şakacı kerata.
çişini yapıp çişini yapıp popolarının kuru kalmalarını istemelerindendir. adam uzak doğuya kendini aramaya gitmiyor ki. nerde ...kim ...şağım denk olur , nerde ...şak kebabı yaparım, suya sabuna dokunmam nevinden mekanlar arıyor. uzak doğunun sana verdiği yüksek ihtimalle turuncu kılıf geçirilmiş ateizmdir. o kadar.
kendini bulmak dinginliğine ulaşmak için yıllarını veren, tapınaklarda dış dünyaya kendini kapatan o insanların yanına 1 hafta gitmekle kendini bulacağını sanan salaklardır. sanarlar ki o da paraları gibi elde edebilecekleri bir şeydir.
batı maddiyatın, kişiselliğin, kariyerin, dünyevi kazançların olduğu dünyadır. doğuda ise maneviyat ön plandadır. yaygın felsefi ve dini akımlarda hep o ön plandadır. bu konuda ortadoğudan çıkan dinleri de batı medeniyetine katabiliriz. hep bir vaad vardır. kendini arayan insan da vaad aramaz, o anda kendi iç huzurunu arar bunun yeri de doğudadır. genelde.
genelde ilk olarak tayland tercih sebebi olur. kan alt bölgelerden yukarıya pompalama yapmaya başladığı zaman bir nirvanaya ulaşma isteği canlanır, kendini arayan adamda. sonra japonların mistik dünyalarına at kendini.
+ aslında ne olduğumu bulmalıyım jonathan. gidiyorum...
daha da kendini arayan kadına denk gelmedim. yollara düşüp, saç sakal uzatan, sırt çantasıyla sonsuz uçurumların kenarlarında dolaşan, bilgelik dolu sözleri dinleyen, dövüş teknikleri öğrenen insanlar hep erkek idi üstadım.
işin ilginç yanı bu adamlar daima uzak doğuya gitti ve gidecekler. uzak doğuda neresi deyince de spesifik bir nokta söyleyemezler.
+ kurcalama abi. uzaklara gidiyorum.
ama biliyor musun harbi çok özeniyorum bu adamlara. cool bir havası var lan çekip gitmenin. hele gittiğin yer doğu'da bir yerdeyse acayip karizma.
yanlız kafama takılıyor, bu kendin denen şey niye hep uzaklarda. simyacı geliyor aklıma. yoksa lan diyorum. gerek var mı bu kadar telaşeye.
