ırmaktım,
akardım.
içimde balıklarım,
bazen taşardım.
bir gün tosladım,
önce taş sandım.
köyler ve bahçeler yuttum;
artık barajdım.
bağrıma kayıklar,
balçığıma insanlar saplandı;
ilk defa yukarıdan baktım.
ırmaktım.
yılan gibiydi gövdem,
aynı kalınlıktaydım.
şimdi ampul yakarım,
çatlağımdan akarım.
yatağımı özlerim ince,
akışımı özlerim eski!
yuttuğum yerlerden birinde,
bana ayaklarını sokardın,
ellerini yıkardın!