etrafta öyle sahte insanlar var ki muhabbet edecek bile... bla bla gibi psikolojik sözler söyleyip ortamı baymanın alemi yok. kısaca olay şudur arkadaşım; son dönem insanları olarak (son dönem diyorum her dönemi farklı geçişler ve farklı geçirtmelerle geçiriyoruz ya ondan)özellikle kendi kendine konuşma, soru cevap olaylarını tek başına yapma, kendi kendine gülme ve ortamdan hızlı bir şekilde uzaklaşıp bedeni orda bırakma eylemlerini hepimiz yaşıyoruz. * düşünceleri istediğimiz gibi ifade edememe, her yaşama farklı roller biçme ve dağınık bir beyinle kendimizi yedik. kanımca kalabalık içinde yalnızımdan çok yalnızlığımı her yerde yaşarım evelallah modundayız
şimdi kendime dönecek olursam. karşımdaki konuşurken çok kez üstüne atlayıp ağzını burnunu dağıttığım oldu. ki bu dönemlerde silkinip kendime geldiğimde biraz hüsrana uğruyorum. çünkü karşımdaki o yamulan dudakları ve tırmalayıcı sesiyle kulaklarımı yalamaya devam eder durumda olurdu. bazen de içimden söylediğimi düşündüklerimi yüksek sesle ifade ettiğimi fark ettiğim oluyor.
ey kendini akıllı sanan ecdad;
silkin ve kendine gel. asıl huzur delilikte.
her insanın zaman zaman düşündüğü ama iş uygulamaya gelince çuvalladığı cümlecik. kendi yolundan ilerlemek doğrusu aslında. keşke herkes kendi yolundan yürüse de canı bu kadar çok yanmasa. ben mi? ben kendi yolumda değil candymin yolunda ilerliyorum sanki.