kendinle sandığın kadar barışık olmayabilirsin. yıllar öncesini düşünmekten vazgeç, şansını zorlama. zihnindeki o görüntü bir kere kırıldığında tamamen yalnız kalacağını biliyorsun.
Her gün, her geçen biraz daha çok yaklaşıyorum sana. Onlarca kez not bıraktım kendime. Yıllardır sebepler arıyorum yapmamak için, ve her geçen yıl azalıyor. Bazen toparlıyor gibi oluyorum, bir şeyleri yoluna sokuyorum ama hayır. Tek bir esintiyle yıkılıyor her şey. Bakıyorum kendime, bakıyorum geçmişe. Ne varki farklı olan? Ne var ki iyi olan ? Neyi düzelttim neyi başardım ki? Koy beni lise sıralarına, koy beni 10 yıl öncesine, ne görüyorum ? Farklı ne görüyorum? Hiçbir şey... Daha depresif bir insan, daha olgun davranabilecek bir insan, daha kötü aile yaşamı ve daha kötü bir sosyal hayat katmışım kendime. Kendime not, intihara adım adım giderken seni de yalnız bırakmayacağım, güzel güzel sözlerle bitireceğim burdaki serüvenimi.
bu başlıkta kendi doğum günümü kutlama ritüelim bu yıl sekteye uğradı neden bilmiyorum. mumları üfleyip pastayı kestikten sonra kalabalık çekilip herkes uykuya gidince kendimi kutlamak için buraya geldim ama yazacak bir şey bulamadım. mutsuz ve hevessiz bir yıldı ama eminim derleneceğim toplanacağım.
daha güzel yaşların olsun. iyi doğdun iyi varsın! öp kendi omzundan.
Selam sanırım burayı bir süredir günlük olarak kullanıyorum sadece.
Hastalandın.
Sana baktı. Ne bakmak... Yediği önünde yemediği arkasında tam olarak böylesi bir şey olsa gerek. Darmadağın ettin ses çıkarmadı, sümüklü peçetelerini topladı, çorba yaptı, yemek getirdi, ilaç verdi.
Evine gönderirken de sana bir bavula anca sığan bir alışveriş yaptı. Çikolatasından yemeğine, mayonezinden yoğurduna, portakalı limonu ve inanılmaz ama yüz temizleme aleti bile almış. Tam da ihtiyacın vardı.
Yetmedi sana monster bilgisayarını da verdi sims oyna diye.
Uyuyamadın, arayıp uyandırdın görüntülü arayıp sen uyuyana kadar bekledi.
-ama sen sabahın 9 unda uyuyunca ağzına sıçtı bak onu da hatırlatayım, bütün gün ağlamana sebep oldu he-
Unutma bunları.
kararsız olmaya başladın. ne iş çiçeğim? yakışıyor mu senin gibi ay susun şu olsun diğerleri mantıksız diye etrafındakilerin dâhi kararını veren? sevgili ellerin kendi söküğünü dikemedi mi?
hâlbuki kafandaki sevimli 40 tilki hiç göz göze gelmeden meseleyi masaya yatırır kaldırır havaya atar tutar yere serer hafifçe tekmeler tekrar kaldırır bir koltuğa oturtturup arkasındaki minderi kabartıp yanağını öperdi.
formdan düşme. acabaların seni yıpratır.
Yaklaşık 3 yıldır entry girmişim bu başlığa, pek çoğunu da silmişim. Bu geçende zamanda bakıyorum ve görüyorum ki bunca zamandır hiç bir şeyi değiştirememişim. Yine sıkıntılar,kızgınlıklar, kinler,şiddetlenmiş öfkeler. 3 sene önce yakınmışım kendimi ifade edememekten ve farkettim ki artık bunu çok iyi yapabiliyorum. Kendimi çok iyi ifade edebiliyorum ve bunu yaparken her türlü zararı da vermekten kaçınmıyorum. Hayatının her anını sakinlikle geçiren ben, hangi durumda olursa olsun hakarete,şiddete, ve ya maddi manevi zarara yol açabilecek eylemlerden kaçınan ben tamamen nefret ettiğim o insana dönüşmüşüm. insanlar düşünerek, sorgulayarak, kafasında hesaplamalar yaparak, kendisiyle konuşarak anlamaya çalışır, çözmeye çalışır olayları. Bunları sık sık yapan ben, bunları yazıya döktüğümde kendimle yüzleştiğimi farkettim. Kendimle yüzleşmekten, başka bir insana dönüşmemi kendime itiraf etmekten korkuyormuşum meğer. Sen hüzün kovan kuşu, kendini iyi edip özgürlüğünü kazanmadığın sürece, çok daha kötüye gidip, çok daha kötü şeyler yapacaksın.
sevgili ben; unutma ki senin senden başka dostun yok. her ne kadar insanları yeterince tanıdım dersende, bu hayatta her şeyin iyisinide kötüsünüde gördüm ve yaşadım sansanda, her geçen gün yine yanıldığını anlıyor sun. velhasıl yaşadığın sürece daha çok şey öğrenip yaşayacaksın. dik dur eğilme ve şunu bil ki, tüm olumsuzluklara rağmen hayat güzel, bozma keyfini.
bu başlıkta beşinci kez kendi doğum günümü kutluyorum. çok ama çok zor başlayan bir yaşımın sonuna geldim. iyi de idare ettim aslında durumu. yokluğuna hala alışamadığım babam bir yana; hayatımda olmazsa olmaz dediğim insanların eksikliğini bile hissetmedim, güzel hayat dersleri çıkardım. netice itibarıyla bunca zorluğun yanında sevgiden kalbimi çatlatan, çabasızca ve anlaşılmak için yırtınmadan sağlıklı ilişkiler kurduğum insanlar iyi ki var. güzel tesadüfler olmuş, ben de iyi seçimler yapmışım. her şeye rağmen kendimi şanslı hissediyorum. iyi ki doğdun aslı, öpüyorum yanaklarından.