hazırladığı cevap kağıdını, yanlışlıkla öğrencilerin sınav kağıtlarının arasına karıştırıp, o kağıda 55 vermesi durumu. kendi cevap kağıdının ad, soyad bölümü boş olduğundan, ''hangi salak ismini yazmadı'' sorusuna cevap vermemek en doğrusudur.
ayrıca bu not, bir öğrencinin o öğretmenin sınavından alabileceği en yüksek nottur.
benzeri bir durumu şahsen yaşamışlığım vardır. uludağ üniversitesinde fi tarihinde okurken girdiğim bir iş hukuku sınavında bizzat hocanın yazmış olduğu kitaptan cevapları birebir kopya çekip 45 almışlığım vardır.
bu hoca iki yıl sonra kendi cevap kağıdına yetmiş verir.Aynı hocanın kankası arabasının anahtarlarını sallayarak gençler arabanın lastiklerini değiştirmem lazım diyerek yaz okuluna bırakmaz,yeni araba almak için öğrencileri yaz okuluna bırakır.risk budur diyen çosuksa asla ölmez,her üniversitede okumuştur o yada okuyacaktır.kısacası (bkz: efsaneler ölmez şekil değiştirir)
Efenim gene bir gün lisedeyiz. Matematik dersinde sınav oluyoruz. Hocamızın da bizim okuldaki ilk senesi. Bizim ise son senemiz. Öğretmen masasının tam önünde oturuyorum bende. Nacizane ben azıcık çalışkan mı dersiniz , zeki mi dersiniz , inek mi dersiniz işte biraz öyleydim. Neyse sınavı bitirdim böyle etrafa bakınırken birden masanın üstünde cevap anahtarını görüyorum. Sonra karşılaştırıyorum tabi çaktırmadan kendi kağıdımla. Bakıyorum bakıyorum 2 yanlışım var cevap kağıdına göre. Ama ben cevaplarımdan eminim. O sırada hoca geliyor. "Bitti mi?" diye soruyor. Bitti hocam diyorum. O sırada cevap kağıdını da alıp benim cevaplarımı kontrol etmeye başlıyor. Tabi ben durur muyum , hemen yanına gidip onunla beraber bakıyorum. Direk konuya girip hocam şunun cevabını şöyle bulmuşum ben ama siz böyle demişsiniz diyorum. Hoca bakıyor sonuçta o 2 soruda da benim cevaplarımın doğru olduğuna karar veriyor. Zira 4 soruluk bir sınavda 2 soru bayağı önemli bir etkendir. Sonrasında da benim kağıdımı cevap kağıdı olarak kullanıyor. - yazar burada bi havalara giriyor bi havalara giriyor göt tavan yapıyor -
Yani hoca kendi sınavından 50 almış gibi bir şey oluyor. Gene de bir 55 değil ama olsun.
bir efsanedir. fakat gerçek hayatta da karşımıza her an çıkabilir. arkadaşın defter açar, kağıdına yazar. sen arkadaşının kağıdına bakarsın, kendi kağıdına yazarsın ve her zaman ondan yüksek not alırsın. bu da değişmeyen bir gerçektir.
Çoğu öğrencinin gördüğü veya gördüğünü savunduğu hocadır. işin sonunda hoca hep göt oluyor ne hikmetse.
Herneyse,
Benim de bir öğretmenim vardı, aşırı sert ve disiplinli idi.
Sınavdan tam olarak bir gün sonra derste tahtaya bir kağıt yapıştırdı ve "Dikkatle bakın gençler!! Bu kağıt 85 almıştır ve sınıfın en yüksek notudur."
Herkes acaba kimin notu diye birbirleri ile fısıldaşırken, Öğretmen; " Bu kağıt benim kağıdımdır! ilk soruyu yanlış yapmışım ve kendime 85 verdim, Sakın ha yanıma not istemek için gelmeyin diye söylüyorum bunları... Kendime bile acımam yoksa, size hiç acımam" Diyerek, cümle öğrencinin not isteme heveslerini kursağında bırakmış öğretmendir.
muğla üniversitesi fizik bölümü elektronik dersi hocasıdır. isim vermicem ama kesin kendi kağıdına bile 70 den fazla vermez buna adım soyadım kadar eminim...
