bundan bir kaç sene önce genç bakışta yaşanmış olaydır.
halkın en politik kesiminin öğrenciler olması beklenir değil mi? iş sahibi aile sahibi olan kişilere göre daha isyankar, aktivist, cesur; okuduğu okul bakımıyla gündemi takip eden tarihini -yakın tarihini bilen; 60 lar ve 70 lerde olduğu gibi politik örgütlenmelerin halka inmesinde bir köprü görevi üstlenmeleri gerekir değil mi? türkiye de bazı şeylerin ilk defa üniversitelerde tartışılması, tabuların yıkılması ve dolayısı ile de üniversite gençliğinin daha açık görüşlü olması gerekir değil mi? türkiye de değilmiş, akp iktidarı, halkın tepkisizliği, apolitikleştirme süreci falan hepsi bir yana bu olay cuntanın amacına ulaştığını gösteren esas delildir.
gene olsa gene yaparım diyen kenan evreni alkışlayan , sadece vatan millet sakarya edebiyatının ucundan kıyısından bir şeyler alarak politik olduğuna inanan üniversite gençliği esas delildir.
alnından öpülesi gençliktir, madalyalıktır. daha düne kadar "ordu göreve", "paşam kurtar bizi bunların elinden", "darbe en azından şeriat gibi 100 yıl geriye götürmüyor" naraları atan göt çıbanlarının yaptıkları ayıplanmıyor tee 2-3 sene evvel yayınlanan bir programdaki saf çocuklar ayıplanıyor. ne güzelmiş yahu.
ayıplanmalarının nedeni alkışlayan ve ordu göreve diye bağıranlarında aslında aynı kişiler olmasıdır.bir konu tartışılırken lan obur konuya neden değinmiyorsunuz peki diye ortaya atlayan biligili gençlik ayıplanmamalıdır ama. lan ne alakası var aq konuştuğumuz şey farklı biz ordu göreve diye bağıranları tasvip ettiğimizi mi söyledik.
düne kadar "hiç haksızlık yapmayan, sağdan da soldan da asan" eli kanlı bir kat.. kişiyi alkışladıklarını bilmezler.
"ileride bir darbe olur da başa geçen general senin 16-17 yaşındaki çocuğunun yaşını büyütüp asarsa bakalım torunların da alkışlayacak mı?" diye sorulur.
sanata ve sanatçıya saygısı olan gençliktir. kabul etmek gerekir ki kenan evren çok büyük bir ressam. mona lisa'yı, son yemek'i bile çizebilir. tarzı uysa van gogh da diyecem ama pek benzetemiyorum resimlerini. netekim alkışlanması gayet normaldir.
ayrıca kenan evren'in başka isimlerle yayınladığı fırça darbeleri, ışıklar sönerken, karanlık eylül, eren gibi resimlerini de beğenmiş olmaları mümkündür.
makineci motor kafalı olursa, elektronikçi diyot beyinli, hekim baştan aşağı barsak, öğretmen sütçü beygiri.. olursa bunlardan adam akıllı tepkiler beklemen manasızdır. sistem senin sivri uçlarını alan bir makastır. gayet yuvarlak sıradan olacaksın , ve her türlü degajı tam da dötünden yiyip uçacaksın uçacaksın havalara uçacaksındır. ne bir eleştiri, ne resmi tarihten en ufak bir şarampole yuvarlanmak yoktur senin lisanında.
devlet - i ebed müddet ve yönetenlerimiz bizden iyi bilir kafası bu gençlerde standarttır. diğer tarafta öylesi ossuruktan bayağı bir muhalefet ve slogan edebiyatına bağlarlar ki işi onlarda bir öncekilerden farksız bir hale bürünür çıkarlar. ikisi de traştır. [ gibi cibi cis ]
kendi görüşleridir,saygı duyulur.hatta doğru yoldasınız bile denebilir,neden mi ? kenan evren darbe yapmıştır,yönetimi almıştır refah için demiştir.kenan'ı koltuktan indirip iddanamesini bile okumadan cezalandırmışızdır sonra özlük hakıını verip adına hanlar,hamamlar,havalimanları yapmışızdır
tarihi bilmediklerinden değil, o dönem yapılanları onayladıklarından alkışlayan gençliktir çoğunlukla.
neden? çünkü bu geçler için temel kaygı, önlerine konan muteber bir vatandaş, yani lahasümüt modeline sadık kalarak büyümekti.
bu kafaların 1984 yılında diyarbakır cezaevi'nde yaşananları, gözaltına alınan 1,5 milyon insanı, susturulan bütün örgütlü toplumsal mücadeleyi, asılan 50 insanı bilmesi, hatırlaması nasıl beklenebilir?
bugün bu çocukların aileleri darbeciliği savunuyor, kimisininki de o zamanlar "başkasının acılarına" "içi îman dolu" göğüslerinde yer ayır(a)mamıştı.
