kemalizm ve stalinizm den kurtulan sol

entry5 galeri0
    ?.
  1. Liberal, islamcı sağcıların ve enternasyonalist(!)troçkistlerin hayalindeki soldur. Kemalizm ile Stalinizm arasında ne gibi bir benzerlik kuruluyorsa artık. Sadece kemalizmden değil ayrıca stalinizmden de kopmalıdır bunlar. Siyasi bir eleştiri getirirken ortaya karışık bir salata gibi konulan argümanlar gerçekten karaktersiz oluyor. Kemalizmin ve cumhuriyetin aydınlanma değerlerinin bir taşıyıcı olmak ve bunları ilerletmek solculuğun neresine terstir. Ya da Stalinizm gibi uydurulan bir "izm" in eleştirisinden yola çıkarak SSCB 'de sanayiyi, tarımı, anayasası ile yirmiden fazla etnik bir yapıyı barış içinde bir arada tutabilmek, savaş ve kıtlık yıllarında lenin'den devralınan bir ülkeyi sosyalizm hedefinden sapmadan çelik bir yumruk halinde ayakta tutabilmek solculuğun neresine terstir.

    Kıtlık yıllarındaki ölümler için, savaş yıllarındaki çalışma kampları için eleştiri argümanlarını hümanizme dayandırıyorlarsa neden hümanizmin aydınlanma çağının bir parçası olduğu akıllarına gelmiyor ve ona sarılarak sosyalizme, aydınlanmanın değerlerine nefret kusuyorlar. Bu tutarsızlık neden kaynaklanıyor. Hiçbir zaman istemedikleri sosyalist iktidardan mı yoksa geçmişin gerici karanlığına duyulan özlemden mi?

    Kısaca tanım : Olmayanın ispatıdır. Solun bu değerlerden kurtulması değil, bu değerleri aşması gerekir.
    6 ...
  2. ?.
  3. aşacak bir çizgiden ziyade mevcut olan ve dönülmesi gerekene dönmeyi gerektiren soldur.

    kemalizm ve stalinizm'den ayrılan sol marksist,leninist,maoist gibi çizgilerdir. ve bunlar arasında en işlevseli marksist-leninist çizgidir. bu görüş troçki'nin sürgün dönemi yazılarıyla harmanlanırsa ortaya solun izlenmesi gereken rotası çıkacaktır. tabi bunlarla birlikte en önemli unsur bu fikirlerin içinde bulunduğumuz coğrafyaya uyarlanmasıdır. bu konuda mahir çayan'ın teorilerine ve ibrahim kaypakkaya'nın araştırmalarına ve tabiki günümüz kritiklerine başvurulmalıdır.

    iş bu açıdan bakılırsa ortaya çıkan sol -milli demokratik devrim rotası üzerinde marksist tabanda leninist ve troçkist yorumla kuvvetlendirilmiş ve günümüz bilgisiyle harmanlanmış bir ideolojidir.

    bana göre solun ihtiyacı olan görüş budur.
    4 ...
  4. ?.
  5. kemalizm konusunda haklilik payi olan onermedir. turkiye solu en buyuk hastaligi olan resmi ideolojiden kurtulmadan kendisine gercek bir marksist rota cizemeyecektir.

    stalinizm konusuna gelince stalin'i kendi doneminin kosullari icerisinde degerlendirmek gerekir. soguk savas'in baslamasindan itibaren ( ki kanimca bu tarihi 2. paylasim savasindan once alip rsfsc'deki ic savas donemine kadar goturmek gerekir) devrimi besiginde bogmak isteyen bir bati kutbu soz konusudur.2. enternasyoneldeki tartismalar goz onune alinirsa stalin'in bir cok hatasi olmasina ragmen konjonkturel olarak dogru bir is yaptigi aciga cikacaktir.

    ayrica trotsky'nin bekledigi rusya'da devrimi destekleyecek bati avrupa devrimi ( surekli devrim formulasyonunda vurgular bunu) gerceklesmemis; gerceklesmedigi gibi yine 2. enternasyonelde tartisilan karl kautsky'nin uretici gucler dengesi tezi sosyalist hareketi sistem icerisine cekmeye calismistir ( hatta bunun yansimalari 60'larin ortalarinda turkiye"ye mdd-sd olarak yansiyacaktir). bu halde ki avrupa sosyalist hareketi ekim devrimine beklenen destegi vermekten uzaktir.

    ayrica ic savasin ardindan kurumlarini olusturmaya baslayan sscb, yeni ekonomi politikasini terk etmeye de mecbur kalmistir cunku 1929 bunalimi tum dunyada devletciligi gerekli hale getirmistir. daha sonra ise stalin, kapitalist dunyayi alt edebilmenin tek yolunun tek ulkede sosyalizm ve sanayilesme hamlesi oldugunu dusunerek, boyle davranmistir.

    yine stalin sonrasi donemin uygulamalarina bakilirsa devrimin ne hale geldigi cok acik ortaya cikacaktir. ozellikle 1956 tarihinde yapilan 20. kongre'de alinan kararlar ile blok parcalanmaya baslamis, 70'lerde baslayan avrupa guvenlik ve isbirligi konferansi sureci ve sonunda helsinki nihai senedi'nin imzalanmasi ile devrim kendisini bitirmistir.

    bu yuzden stalinizmi degerlendirirken donemin konjonkturunu goz onunde tutmak elzemdir.
    4 ...
  6. 1.
  7. türk solu için hayat damarlarının kesilmiş olması anlamına gelir. dünya solu için de kayıptır.
    0 ...
  8. 2.
  9. stalin i dün karalayan zihniyetin kemalizmi bugün karalamaya çalışması isteğinin tipik örneği olan çeviri yorum.

    çeviri yorum diyorum, çünkü meydanı boş bulan bu demokrasi dininin mensupları orjinal bir düşünce tarzı geliştirecek kadar zeki değiller.

    bunların che'ye ve fidel castro'ya da kimler aracılığıyla nasıl dil uzattıklarını iyi biliriz.

    fakat bunları yapan zihniyet bilmelidir ki, gün geldiğinde bütün sol ve insanlık bunlardan kurtulacaktır.

    o yüzden, bana kimse masal anlatmasın.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük