1500 yıl önceki çöl kanunlarını benimseyenlerden ortaya atılmış iddia.
edit: dünya üzerinde gerçekleşek teknolojik gelişmeleri bir ak icraat olarak gören insanlar mevcut. yani 2150 yılında dünya uçan arabalara geçse o dönemin iktidarı da uçan araba teknolojisini getirdiğini iddia edecek mi merak ediyorum.
hain ve de nankör köpeklerin iftiralarından biridir.
ulan şerefsizler, kemalist yönetimin yobazlardan devraldığı anadolu şöyle (bkz: cumhuriyetin osmanlıdan devraldığı anadolu) bir yerdi. sen 600 yılın sonunda böyle bir miras bırak, sonra o mirası adam etmek için ancak 15 yılı olmuş, koca bir imparatorluğun borçlarını devralmış kemalist yönetime laf et!..
ha siktirin oradan nankör oğlu nankörler... siz asıl sizin kafadarlarınızın iktidarlarıyla geçen 1950'den sonraki dönemin hesabını verin. güney kore ne haldeydi, ne hale geldi ve de kafadarlarınız memlekete ne hale soktu? bir karşılaştırın bakalım..
sonuçta, sayıları ve yaptıkları yeterli olmasa da ülkemizin yetiştirdiği, dünya çapında belirli başarılara ulaşmış bilim insanlarımız ortada... aralarında numunelik tek bir yobaz bile yok!.. niye yok?
kemalistlerin tek başına yapacağı iş değil, en azından bunu çok istiyolar ya siz? arabistan çölünde aç kalırsam deve boku yer miyim lafını geçemediniz mk. sanki kemalistler isteyince iş onlarda bitiyor, devlet bütçe verip bu alanlarda eğitim mi veriyor? bu bir ideoloji sorunu değil mk bu hepimizin sorunu, topraklarımızın içinde hepimiz varız.
insanları kemalist leninist ateist dinci diye etiketlendirmek kadar büyük salaklık yoktur. Bilim adına çalışma yürüten insanlara bilimadamı denir kemalist denmez. Ama fasulye beyinliler bunu ayırt edemez. Gazi Mustafa Kemal'i sevmek onun ilke ve inklaplarının gerektirdiği gibi yaşamak bir öznel yaşam biçimidir. Toplumsal yaşam kuralları devlet tarafından belirlenir ve o kara parçası üzerinde yaşayanlar bu kurallara uymakla mükelleftir. Yani devlet kişiye sokakta şalvar ile gezme sarık ile gezme özgürlüğü veriyor ise diğer kişi de bob marley gibi gezebilir. buna özgürlük denir. bu ayrımı ne zaman idrak edebilirse vatandaşlarımız o zaman belki medeni olma yolunda bir arpa boyu ilerlemiş olurlar.
Covid'den çalkalandığımız şu günlerde tarihleriyle örnek veriyorum;
1931: ağız yoluyla uygulanan bcg aşısı üretimi.
1932: serum üretiminin ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye gelmesi sonucu, dışarıdan serum ithali durduruldu.
1933: simple metodu ile kuduz aşısı üretimi.
1934: istanbul aşıhanesi'nin enstitü bünyesine nakli ve çiçek aşısı üretimi ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye gelmesi.
1942: tifüs aşısı ve akrep serumu üretimi.
1948: boğmaca aşısı üretimi. influenza virüsü, new-castle virüsü ve tavuk vebası üzerine araştırmaların başlaması.
1950: influenza laboratuvarı'nın dünya sağlık örgütü tarafından uluslararası bölgesel influenza merkezi olarak tanınması, influenza aşısı üretimi.
1958: frenginin modern yöntemlerle teşhisi.
1965: kuru çiçek aşısı üretimi.
1970: fibrinojen, albumin ve gamma globulin üretimi.
1983: kuru bcg aşısı üretimi.
1987: aids araştırma ve doğrulama merkezi'nin açılması.
1992: kan ürünlerinin viral inaktivasyonu.
Bu sadece küçük bir malumat.Buna ek olarak "üçgen", "kare" gibi kullandığı terimleri kimin bulduğunu ve geometri kitabını kimin yazdığını da okuman gerek. Savunduğun aklın Necip Fazıl'an ileri giden bir doktrini bile yok şekerim.
akepe zamanında bağzı bilim ve teknoloji projeleri (google):
papaz eriğini imam eriğine çevirme projesi
allah diyen pense projesi
islami bisiklet projesi
ışıklı ekmek dolabı projesi
milli uçak (sivil havacılık projesiydi iptal oldu)
milli savaş uçağı projesi (henüz 1 / 1 maketi var, ingiltere ve isveç'in danışmanlığı iptal oldu)
milli tank projesi (motor muallakta, en son ukrayna'dan temin edileceği konuşuluyordu, motorun performansı düşük. aktarım iletim kutusu albayraklar tarafından üstlenildi, onlar da avusturyalı bir tasarım şirketinin danışmanlığında işi onlara pasladılar, sonra reisin oraya buraya posta koyması yüzünden firma danışmanlıktan çekildi, proje muallakta)
milli araba (ssafhasdadas pil teknolojisi bu işi beyni, elbette milli ve yerli değil, arabanın yaklaşık %50'si yerli olacak, o da üretici bulunursa. yazıyorum; o işte de çuvallayacaklar)
yeni yüksek irtifa drone projesi ( damadın ürettiği diğer drone gibi bu da hayati parçalarda dışa bağımlıyız. en son kanada ilgili parçaları vermeyeceğini açıkladı. yeni projede motor ukrayna'ya ait)
milli helikopter projesi (motor abd menşeili. türkiye yurt dışı ihalelerinde boy gösteriyor, ardında abd motoru türkiye dışında temin etmeyeceğini açıkladıktan sonra yurt duşı satışlarında havayı alıyoruz)
bunlar babanesi boyayıp satacak tipler. ota boka yerli etiketi yapıştırıp göz boyuyorlar. bugüne kadar türkiye'de ne üretildi ise cumhuriyet'in kazanımlarıyla olmuştur. imd'den alınan kredilerle yapay bir refah ortamı oluşmuş akepe tarafından kalkınma ve gelişmişlik olarak halka pazarlnamıştur. tüm borçlar betona yatırıldıktan sonra bugün reis reformdan zarttan zurttan bahsediyor. israftdan elde para kalmadı. özel sektçr de ithalata özendirildiğinde bilim, arge adına kayda değer bir gelişme de olmadı.
kafayı heykele takmış beton meraklısı geriici kasabalı tiplerin anlaycağı şey değildir bilim. bu hıyalar gökdeleni köprüyü vs gelşmişlik ölçüsü sanarlar. at sikine kelebek konmuş estetik anlayışları olduğu için böyle yanarlı dönerli şeyleri bilim sanarlar.
şu kadar yıllık iktidar boyunca iki tane drone aracını bilim zannederler. halbuki dron üreten bir kaç kuruluş daha var. bi iki taneyi damat yaptı diye, "akepe geldi uzay ayağımıza geldi" sanıyorlar. alasını aselsan yapıyor zaten. halbuki iktidara geldiklerinden beri kültürel alt yapı oluşturumadıkları gibi arabesk kültürünü ssüslüman kültürüne çevirdiler.
ulan bilimden konuşacak en son kişiler sizlersiniz. kim kaybetti de siz buldunuz asgfasfahsd. nerede milli tank uçak?
"türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. en doğru, en hakiki tarikat,medeniyet tarikatıdır.." mustafa kemal atatürk.
siz orospu çocuklarının açtığı başlıklara bakmayın. en azından yurt dışında başarılara imza atmış bilim adamalrının bağzılarını yetiltiren üniversiteleri açan zihniyet kemalist zihniyettir. onların içine eden şerefsizler de yobazlardır.