Bu ahali bilmem kaçıncı göbeğe kadar kendisine canını ortaya koyarak hizmet edenler yerine ne idüğü belirsiz, kerameti kendinden menkul tiplere ve de ortakları abd ajanı fetöcülere itibar etti, müstahak olduğu karşılığı da aldı. Ha tabi bu kahramanlarımızı yargılamaya cüret eden sözde hakim ve savcı bozuntuları da cezalarını kısmen gördüler. Hesap henüz kapanmış değil...
Kelle koltukta sayısız çarpışmaya girip çıkmış Kahramanlarını
harcayıp, höt desen fenalık geçirecek sümüklü üfürükçülere ve de zübük siyasilere itibar eden bir millet elbette yükselemez.
Peki lafa gelince canı Allah yoluna(!) kurban yobazlar nasıl savunma yapar? iskilipli atıf ve şeyh sait örneklerinde görüldüğü üzere canları için yalvarır, ıslah edilmeleri için ricacı olurlar.
Not: gerçekler yorumsuz eksilemekle örtbas edilebiliyorsa eksilemeye devam edin. (bkz: cevab veremedi)
işte mücahit, pek dindar, beş vakit namazında fetöcüleri gördük. itirafçı olmak için kuyruğa girdiler, birbirlerini suçladılar, bir kısmı da akp saflarına katıldı.
Yarın öbür gün akp tayfası yargılansa aynısı olacaktır hiç şüphesiz.
Yukarıdaki entryde de görüleceği üzere, sözde yargılanan binlerce kemalistten numunelik tek bir kansız çıkmadı.
Kimin hak, kimin batıl üzere olduğu belli değil mi?
taciz veya tecavüze uğrayan kadın hakkında, "kadın yolluydu belki" şeklinde, "yavuz hırsız ev sahibini bastırır" deyimini hatırlatacak düzeyde yani. gerçekten çok yazık.
Kemalistler hiç hata yapmaz.
CHP dönemleri çok şahane, çok mükemmeldi. ülke olarak marsa kadar çıkmıştık,
sonra akepe geldi ve güzelim zengin, varlıklı, dünyanın 1 numaralı bilim ve sanayi merkezi Türkiye’yi bu hale getirdiler.
b.ç.: aktrollerin 16 yaşında tecavüze uğradığını iddia ettikleri kadın
s.k.: aktrollerin tecavüzle suçladıkları chp Kale ilçe Başkanı Süleyman Karabulut
e.t: iddianın tek sahibi, akp'lilerin yeni gelinin alete sarıldıkları gibi sarıldıkları, yandaş kanal kanal "ben gavatım" diye dolaşan koca https://galeri.uludagsozluk.com/r/2150575/+
Başlığın ilk entrysi yukarıda duruyor. Yukarıdaki müptezellerin yazdıklarını da görüyorsunuz. Alaka? Eh, çay demlemek icap ediyor tabi. Sebep? Cevab verebilecek halleri yok da ondan... Diyemiyorlar ki yalan söylüyorsun. Diyemiyorlar ki fetö ile elbirliği edip, müebbet üstüne müebbete mahkum ettiğimiz kemalistlerden numunelik bir tanesi bile korktu, yalvardı, itirafçı oldu, silah arkadaşlarını, dava arkadaşlarını suçladı. Diğer taraftan bunların kahraman, mücahit, mazlum diye yutturmaya çalıştığı çıyanların hali ortada.
Bunlar böyleler, yapacak bir şey yok.
Şunca zamandır aralarından numunelik bir tane adam gibi adam çıkmamasının ezikliğini yaşıyorlar. Hoş görüyoruz..
"Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça, terk olunamaz." biz gereken cevabı 23 Ağustos 1921 – 13 Eylül 1921 de verdik.
