kutahya ya arkadasları gormeye gidilir, aksam king atmak icin gotahyada ismini vermek istemediğim* bir mekana oturulur. tesadufen ortama zamanında kutayhasporda oynayan solcu kemalettin abimiz gelir ve de sok olunur. nereden nereye be kemalettinim...fikrini açık açık dile getirebileceğin bir ulke degilki burası..
sözlükte bana ilk merhaba diyenlerden olmasına rağmen hakkında bir şeyler yazmak için ne kadar geç kaldığımı farkettim. tenis konusunda benle yarıştırır durumda kendisi açtığı başlıklara yetişemiyorum valla. ayrıca itirafçıların aslında demek istedikleri başlığına yazdıklarıda ayrı bir takdir konusu. (bkz: aferin)*
beni yalnız bırakmamış,bu adamın entry'leri nerede ya diye sormadan edemediğim,girdiğimde kim ula bu çekerek son yazdığı entrylerini okuduğum,kemalettin deyince aklıma fenerbahçe'den başka bir şey gelmesini sağlamış yazar.
memleketi,zopayla tilliklenmesi gereken ülkücü yuvası olan reyhanlıdır.aslında annesinin karnından iskenderunda fırlamıştır belki ama antakyalıdır*.helal olsun başarılı sentez oluşturmuş.
bir dönem fenerbahçede top koşturan hırçın futbolcu, çok pis tükürmesi ve sürekli kırmızı kart görmesiyle hatırlanır.
en son kebapçı açtığı duyulmuştu.
Turksat uydusundaki Ulusal kanalda futbol yorumculuğu yapan ve bir zamanlar "uche, ebru gündeş'in klibinde oynuyorsa ben de ahmet kaya'nın klibinde oynarım." diyerek takım içi dengeleri altüst etmiş, uzak mesafeli sert şutlarının kalecileri terlettiği zamanının orta saha oyuncusu.
diyarbakırspor'da oynarken hakemin kendi takımına maç kazandırmak için sarfettiği çabaları görünce ikinci devre sahaya girmeyi reddeden ve bu dürüstlüğünün karşılığı olarak kaptanı olduğu takımla ilişiği kesilen, türk futbol camiasında alışık olunmayan biçimde siyasi kimliğini de açığa vuran, hatta işçi partisi'nin bir seçim öncesi gazetelerde verdiği "oyumuz işçi partisi'ne" içerikli bir ilanda isminin yer aldığı; şu anda da partisiin yayın organında spor yorumculuğu yapmakta olan, futbola ait yeteneği sınırlı da olsa iş ahlakı ve azmi sayesinde savunma ile ortasahanın arasınındaki boşluğu döneminde en iyi biçimde dolduran eski fenerbahçeli futbolcu. ve de bunun yanısıra bu futbolcunun ismini nick olarak kendine benimsemiş buraların eskisi bir yazar -ki bu başlığa entry girme nedenim adı geçen oyuncuyu hatıramış olmam değil bu nickin sahibi arkadaşın yazdığı entrylerin altında bu ismi görmemdir. dolayısıyla kendisine selam etmeden de bu entry'i noktalamak benim tarafımdan uygun görülmemiştir ve bu bağlamda gereken de yapılmış, kendisine tüm saygılar tarafımdan sunulmuştur.
simdi hatirlamayadigim bir macta fener geridedir,ilk yari düdügü calar,futbolcular baslari önlerinde soyunma odasinin yolunu tutarlar.o sirada spiker mutluhan suner sahaya girip futbolcularla röportaj yapmaya baslar,her gecen futbolcu klasik iste ikinci yari da toparliycaz cikip gücümüzü gösterecez bik bik derken sira kemalettin e geldiginde aynen sunu söyler"dur ammina koyyim dur bi ya".o gun den beri mutluhan suner saha ici roportaj yapmaz.ne sahane futbolcumuzdun sen kemalettin abi.
edit:yazar olani hemserimdir o ayri.
sahada basmadık yer bırakmayan, fenerbahçe de oynadığı sezonda şampiyon olmasında büyük katkısı bulunan, türkiye ye ön libero sistemini getiren futbolcudur. son dönemlerinde kahramanmaraşspor ve kütahyaspor da oynamıştır.
1996 - 1997 sezonunda, kadıköy' de oynanan ve fenerbahçe' nin 3 - 0 kazandığı istanbulspor maçında, erol' un kafayla attığı golden sonra topu tribünlere şutlayıp hakemden sarı kart gören hırçın orta saha oyuncusu. uzun mesafeli ve isabetli şutlar çekmesiyle tanınırdı. görev adamıydı.