şaban: şu benim paradan...
hacı: ha evet anladım harçlık değil mi ... al bakayım, yalnız zamparalık istemem
şaban: bu kadar parayla şey bile çekilmez
hacı: ne çekilmez
şaban: niyet !
1000 lira günde 33 lira eder. ayda 999 lira, 1 lira da artar. 1 lirayı da çocukların pisiklet parası olarak biriktirecez. demekki 3000 sene sonra bisiklet alabilecez.
Üçkağıtci filminde satılmış efendi Sabri ve Hasan Rıfkı nin çayına ilaç attırıp romatizmasını iyi etmek ister ve romatizmalı birini bulup karşısına çıkar. Amaç yağmurun yağacağını bilmek ve onun kerametini Yok etmek. Merdivende karşılaşırlar.
-ooo reis bey nereye böyle
+pazarı teftişe gidiyorum
-gitmeyin ıslanacaksınız
+niye Pazarı su mu bastı ?
Adam o kadar emin ki kendinden pazarı su basma ihtimali var ama yağmur yagma ihtimali yok.
Şimdi ben buraya niye çıktım? Niçin Çıktım? Nasıl çıktım? Bunu izaha gerek yok. Gördünüz yürüdüm çıktım.Çıkmamış da olabilirim. Çıkmışsam çıkmışımdır, çıkmamışsam çıkmamışımdır.Görünen köy uzakta değildir.Buraya çıktık da sonradan çıkmadık mı dedik? Bunlar birtakım uydurma laflardır. Sahi ya ben buraya neden çıktım. Kim çıkardı ulan beni buraya?!
Şimdi ben buraya niçin çıktım? nasıl çıktım? bunu izaha gerek yok. gördünüz, yürüdüm çıktım! ama, çıkmamış da olabilirim. çıkmışsam çıkmışımdır, çıkmamışsam çıkmamışımdır. görünen köy... uzakta değildir. buraya çıktık da sonradan çıkmadık mı dedik? bunlar bi takım uydurma laflardır... sahi ya ben buraya neden çıktım? kim çıkardı lan beni buraya?!