Kılıçdaroğlu'nun 1-0 öne geçtiği maç. Ayrıca bir teklifim var;yenişemezlerse güreşsinler.ama bu sefer benim bahsim fırat'a, zira kendisi daha babayiğit.
eksi oy aldıktan sonra gelen düzenleme: eksileyin.lakin maç on sıfır olmuş, sen burada eksilesen ne çıkar baboş ?
dengir mir mehmet fırat'ın daha baştan saçmalamaya başladığı tartışma. ilk turda kemal kılıçdaroğlu'nun çok anlaşılır bir ifadeyle ve belgelerle desteklediği iddia karşısında kulaklığını takıp serdar ortaç'ın dansöz şarkısını dinlemeye başladığı gözlerden kaçmamıştır.
sonucu hiçbir şeyi değiştirmeyecektir.
diyelim ki kemal bey'in ifade ettiği gibi, mehmet bey uyuşturucu işine bulaşmıştır vs.
hiç bir şey olmaz, kimse ayıplamaz.
hemen örneklemek istiyorum, gemicik olayının gündemde olduğu dönemdi. o aralar hep aynı duraktan taksiye binerdim. devamlı hayat pahalılığından vergilerden şikayet eden amca, o gün nerden laf geldiyse tayyip'i savunmaya başladı.
dedim ki, "abi tabii ki sana o yakın geliyorsa onu destekle, ama hani sen hep vergilerden şikayet ederdin, adam senin ödediğin para ile oğluna gemi aldı bir de dalga geçiyor üstüne?"
itiraz etmedi, iftiradır demedi, "ee adam başbakan canıım olacak o kadar, ona helaldir" dedi.
bu sebeple, sonucunda hiçbir şey olmayacaktır.
ne gibi tartışmalar yaratacağı merakla beklenen ve tahminen yarım saat içerisinde başlayacak tartışma. tabi ortaya çıkanlar hep dediğimiz gibi görebilen, değerlendirebilen, ayırtım gücüne sahip insanlar açısından bir şeyler ifade edecek.
türkiye'de belirli bir kesim sürekli haklı çıkmaktan bıktı.
belirli bir kesim gözlerini kapatıp biat etme kültüründen bıkmadı. sonuç ne olursa olsun bıkmaz da...
çünkü eldeki malzeme bu iken, hani derler ya birilerini "çıkarıp ceketini sandalyeye assa" seçtirir.
kemal kılıçdaroğlu nedense bana hep 1 hafta önceden oturup tüm kitabı ezberleyip sınava giren öğrencileri çağrıştırıyor. sonra da bunlar genelde 70 falan alır. mazaretleri de bellidir, ya abi karıştırmışım soruları, ühüüü, o kadar da çalışmıştım falan.
dengir mir fırat da okulun zeki ve çalışkan öğrencilerindendir; ama işi gücü geyiktir, kimse bir defa bile ders çalıştığını görmediği halde sınav sonuçları aldığında min 90 alır. fakat hiçbir zaman bu tarz öğrencilerin sınıfta en yüksek notu aldığı görülmez.
burdan çıkan sonuç eğer kemal kılıçdaroğlu soruları şaşırmazsa bu düellodan galip çıkabilir; ama heyecanına yenilip de yanlış yerde yanlış şeyler söylemeye başlarsa bir daha asla toparlayamaz, rezil olur.
ipler kemal kılıçdaroğlu'nun elinde, sonuç onun performansına bağlı.
şerefsizlik gibi gayet hoş(!) ithamların ortada dolandığı bir tartışmanın tarafı olan iki insanın, daha da önemlisi iki türk'ün fiziki bir atraksiyona girip girmeyeceği merak konusudur kendi adıma. aslında yazılabilecek birçok şey var bu konu hakkında ama, böyle yüzeysel yaklaşmak en iyisi sanırım.
uğur dündar'ın ekmeğini çok güzel yiyeceği snatch. hayır işin parasal kısmıyla ilgilenmemek için ne kadar uğraşsam da tutamıyorum kendimi. ama şimdi bu kapı$mayı yönetebilecek en iyi hakem kendisidir. zira ali kırca bu tartışmaların adamı değil pek. becerse becerse bir reha muhtar yapardı bu işi. o da yok maalesef.
20 televizyon kanalı tarafından canlı yayınlanacak derbi maçı.
+evet cansu meclis stadyumunda atmosfer nasıl? bize biraz bilgi verir misin?
-teşekkürler ali kırca, evet yüzyılın derbisi olarak nitelenen maça yalnızca 90 dakika kaldı. takımlar az önce otobüslerle stada giriş yaptı, burada inanılmaz bir atmosfer var. daha 2008-2009 sezonunun ilk derbisi olmasına rağmen, taraflar bu maça şampiyonluk maçı havasında çıkıyor. ben hemen maçtan notlarımı aktarmak istiyorum;
-chp'nin takımı sahaya kemal kılıçdaroğlu kaptanlığından 3 5 2 diziliminde çıkıyor, agresif bir oyun bekleniyor chpspor'dan, öte yandan akpartiidmanyurdu'nda bazı oyuncuların sakatlık ve kart cezaları nedeniyle 22 kişilik kadroya alınmadığını görüyoruz. onlar da sanırım 4 4 2 sistemiyle sahaya çıkacaklar.
-eeee basının da yoğun bir ilgisi var bu maça. yabancı basın da dahil olmak üzere 186 gazeteci akredite oldu meclis stadyumuna. ali kırca şimdilik aktaracaklarım bu kadar, söz sende.
+teşekkürler cansu bize o sıcak atmosferi aktardığın için. sayın seyirciler maça doğru canlı bağlantılarımız devam edecek, geçiyoruz bir diğer haberimize. 'sevgilisiyle sevişirken dayak atmaya başladı' evet yanlış duymadınız. akıllara durgunluk veren olay istanbul'da yaşandı....
kemal kılıçdaroğlu gibi henüz birkaç yıldır milletvekilliği yapan, hitabeti tayyip erdoğan tarzı eşkiya tipi hatipliğin prim yaptığı türkiye de son derece yetersiz birinin şu an mecliste bulunan en yıllanmış siyasetçilerden apo sempatizanı ilmik fetişisti mehmet fırat a karşı haklı da olsa kazanamayacağı düellodur; ha konuşmalara müdahele edilmez ve iyi yönetilirse bir şansı olabilir elbette.
bu ülkede ben kendimi bildim bileli meclistedir bu mehmet fırat; memleket ne krizler gördü bu ve bunun gibi adamlar yüzünden ama bide şimdi akp yle beraber sanki siyasete yeni girmiş havaları yok mu?
uğur dündar'a seslenmek isterim ki; "al birini vur ötekine!"
gerçi uğur dündar'a kim seslensin de, onu durdursun? türkiye adına neredeyse hiçbir politik faydası olmayan ve olmayacak bu tartışmayı, it dalaşını, kendi ana haber bülteninde -salt tartışmayı kendi yönetecek olması nedeniyle- "yüzyılın demokrasi tartışması" gibi saçma bir nitelemeyle duruyor kamuoyuna. gören, bilmeyen de bir şey oluyor sanır. gördüm bu görüp bilmeyen insanları. ak parti vs chp desen, bir oturumda onları karşılaştırşan, onun tartışmasını yapsan hadi bi' derece de; bu iki polemik meraklısı, gündem değiştirici adamın bireysel ithamlarından oluşan kendi kavgalarını siyasetin gidişatını değiştirecek bir olay gibi lanse etmek baya bir yanlış.
bildiğim kadarıyla bu tip tartışmalar amerika'da da yapılıyor. ki oy oranlarını büyük oranda etkileyen tartışmalardır bunlar. bir ara özal zamanında da küçük amerika olma rüyası ile uygulanmaya kalkılmış ancak koca koca milletvekilleri, başbakanlar soluğu karakolda alacaklarını anlayınca devamı gelmemişti. bakalım, ak koyun kara koyun çıksın ortaya, iyi olan kazansın.
