alevi inancının gereği olarak mezarlıkta yakılan mumların allahın hz.peygamberin ve hz.ali'nin nurunu temsil ettiğini bilmeyen şakirtlerin mallığıdır. kilisede mum yakmakla islam tasavvufu gereği allahın, peygamberinin ve halifesinin ilahi ışığını temsiliyeten mum yakmak bir olur mu?
ne olmuş yakmışsa amk. niye yakmış neden yakmış bilinmez, zira ülkemizde böyle bir gelenek yok alevi sünni fark etmez.
ama yani yaktıysa yaktı ne oldu yakınca parası devlet kaynağı mı, bunun söz konusu edilmesi hatta bir suç gibi sunulması nasıl bir denyoluktur. ayrıca maşallah milletimizi yarısı orada burada mum yakıyor, dilek diliyor.
not: kılıçdaroğlu'ndan neredeyse nefret ederim, bir takım mum dikme çaput bağlmama gibi ritüeller de çok saçma gelir. ama bir siyasiyi bunu yaptığından dolayı suçlayamazsınız.
vatan millet ne hale gelmiş mal gibi mumdu kibritti saçmalıyoruz...
kemal kılıçdaroğlu'nun islam'a mal edilen yada islam'a leke olarak bırakılmaya çalışılan hurafelerden birini yapmasıdır. lafa gelince bilimsellikti, laiklikti mangalda kül bırakmayan güruhun iki yüzünden asıl yüzüdür, islam'ın aslında fıtrata aykırı alet edevatla iş görecek biçimde bir ibadet şekli yoktur, bundan sonra da olmayacaktır.
bu mum yakma ritüelinin allahın, peygamberin, ehli beyt imamlarının ve bütün erenlerin nuru hakkı için yakıldığını bilmeyen yobazların ve aynı ritüelin alevi cem ibadeti sırasındada yapılmasına rağmen bu mum yakma mevzuunu alevilikte var olmayan birşey sanan salak alevilerin deşifre olması bakımından önemlidir zannımca.
kılıçdaroğlu'nun kendi kültürünü icra ediyor olmasından öte bir şey değildir. teolojik olarak eleştirmenin herhangi bir mantığı olmadığı görüşündeyim, çünkü mum yakma geleneği elbetteki islam'ın kendisinde yoktur, hele ki peygamber'in ve ya ehlibeyt imamlarının nuru hakkı için gibi teolojik temeller aleviliğin meşrepsel kökenleri ile alakalı bir konu. hatta cemler bile 3 mumu yakarak, ya allah ya muhammed ya ali diye açılır.
kendi algısı çerçevesinde bir ritüel, kültür, örf... ne derseniz deyin ama yermek ise; tamamıyla mantığı olmayan bir şey.
Mum yakma adeti ateşe tapan kültürlere kadar dayanıyor. Eski çağlarda ölenlere mum yakma, bir çeşit kurban sayılıyordu. Paganizm dönemine ait bu adeti Finikeliler, Romalılar ve Helenler de kullanmıştı. Daha sonra Hristiyanlığa geçen bu toplumlar, bu adetlerinden vazgeçmemiş. Din adamları tarafından kitaba uydurulan adet, dini törenlere sokulmuştur. Bu tip uygulamaları batıl inanç olarak sayan islamiyette ise cami duvarına, kabir taşına, mezar taşına, mum yakılır diye bir kural yok.
Günümüz Hristiyan ayinlerinde yaygın bir şekilde kullanılan mum yakma adeti, Fransa, Rusya ve Yunanistanda oldukça yaygın. Türkler ise bu adeti Mecusilerden ve Hıristiyanlardan öğrenmiştir. Adete göre mezar taşına mum yakan kişi, mezardaki ölüyle kendisini bütünleşmiş, ondan bir parça olmuş gibi kabul ediyor.
(bkz: çerağ uyandırmak)
Cem âyini sırasında, mum, lâmba vb. aydınlatma araçlarını usûlüne göre yakmak demektir. Mumları yakarak tekkeyi açmak anlamına da gelir.
Kâinatın karanlıktan aydınlığa, Allah'ın zâtı ile çıkacağını sembolize etmek için mum yakılır.
çerağ denilen ışığın allah'ın nuru olduğuna ve karanlıkları aydınlattığına inanılır. ancak günümüzde aydınlatmanın kolaylaşmasıyla birlikte mum yakmaya ihtiyaç duyulmadığı için, cemler başlarken sembolik olarak yapılmaktadır.
Çerağ, Aleviliğin önemli simgelerinden biri. Yaradılışın anlatıldığı cem merasimi, çe-rağın yanmasıyla başlıyor. Alevi kaynaklarında çerağ, 3 maddede şöyle anlatılıyor:
1. Kâinatın karanlıktan aydınlığa, Allahın zâtı ile çıkacağını sembolize etmek için mum yakılmasına çerağ uyandırmak denir.
2. Çerağ, Nur Suresinin 35 ve 36. ayetleri okunarak uyandırılır.
3. Çerağ, ışık ve nur anlamındadır. Kuranda Ey insanlar! Size Rabbinizden bir delil gelmiştir. Biz size, her şeyi açık seçik gösteren bir ışık gönderdik. buyrulmuştur (Nisa Suresi 174. ayet). Ahzap Suresinin 46. ayetinde de Ey Resûlüm! Sen Allahın izniyle, bir davetçi ve nûr saçan bir delil olarak gönderildin. denilmektedir.
taşı taşla taşlayanların,
dört duvar etrafında 7 kez dönenlerin,
bir esvedi öpmek için yarışanların,
türbelere mum dikenlerin.
mezarlıkta mum yakma ritüelini sorgulaması... gerçekten çok ilginç...
not: "dinime saygı duy" diyorsun ya...
"herkesin dini kendine" diyorsun ya...
lafta kalmasın emevi çıkarımcısı... saygı duy ve ufak ufak uzaaaa...
çünkü...anca varırsın...
ölü yakınlarının mezarlıkta, türbelerde mum yakması kötü ruhların mezardaki kişiye zarar vermemesi için uygulanan bir şamanizm ritüelidir.
daha ortada ermeni diye bir millet, hristiyanlık, islamiyet gibi dinler yokken türkler ölmüş yakınlarının mezarlarına mum yahut ateş yakarlar bu yanan ateşin ölmüş kişiyi kötü ruhlardan koruduğuna inanırlardı.
bu gelenek iran üzerinden ortadoğuya ve hristiyanlığa sirayet etmiştir.
türklerin ölümden sonra da yaşam olduğuna olan inançları onların mezarlıklara önem vermelerine neden olmuştur.
bu yüzden türkler ölmüş yakınlarının mezarlarını korunaklı bir sığınak gibi yapmışlar buna da korugan-kurgan demişler ve bu koruganların yerlerinin belli olması için balbal dediğimiz mezar taşlarını dikmişlerdir.
tabi türklükle alakası olmayan araplaşmış ve soyunu kaybetmiş olanlar, binlerce yıllık bu şamanizm ritüelini bilmezler...
bunun bir ermeni/hristiyan geleneği olduğundan yola çıkarak aslında türk kültürünü sabote etmeye çalışırlar. zira bunların 1000 yıldan fazladır düşmanlıkları ne hristiyanlığa ne başka bir şeye değil, türklüğedir.
bugün kılıçdaroğlu'nun memleketi olan tunceli'de, ahlat'ta, adilcevaz'da bulunan türkmen mezarlarında islam öncesi türk kültürüne dair mezar örnekleri görmek mümkündür. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2020892/+
sözün özü...
yapmayın böyle şeyler çocuklar.
"hiaaa bakın kılışdar mezarlıkta mum yakmış o halde ermenidir" diyerek kılıçdaroğlu'nun ermeni olduğunu değil, kendinizin türk olmayan ama müslüman türk taklidi yapan birer soysuz olduğunuzu ispatlıyorsunuz ancak.
not: chp'li değilim ve kılıçdaroğlu'na hiç oy vermedim. lakin kılıçdaroğlu kökenleri horasan'a uzanan bir türkmen aşiretine mensuptur. yani adamın soyu sopu bellidir.
dunyanin en buyuk sucu amk. kendini zengin edip, koca bir milletin geleceginin icine etmekten, zavalli insanlari tarikat evlerinde akil hastasi gibi yasatmaktan cok daha buyuk sc.