kimsenin karışamayacağı bir durum. "adam alevi tabii kılmaz" diyenlere "mesut yılmaz da sunni o niye kılmıyor" diye cevap verin geçin. kısacası kime ne? kılan "allah'ın emri" olduğu için kılıyorsa sorun yok. kılmayan da "allah'ın emirlerini iplemiyorum" diye kılmıyorsa onun bileceği iş.
Allah ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında olan bir konudur. dolayısıyla kimseyi ilgilendirmez. ayrıca namaz kılıp da bir sürü pislik yapan adam varken bence namaz kılmak bir ölçü olmamalıdır. şeyhim şeyhim diye gezip cinsel organını millete öptürüp de namaz kılanlar çok mu hayırlıdır ?
şu an için bizi asla alakadar etmeyecek konudur peki ne zaman alakadar eder chp lilerin bir dağa bir kadının çarşafını zorla yırttığı an,umuyorizki yeni başkan chp nin bu zihniyetinide kaldıracaktır çünkü atatürkün partisindeysen akıllı takılcan.
ali kırcanın ana haberde daha üçüncü sorusunun "tuncelili olmanız ve etnik kökeninizden dolayı ...." diye başlamasından da anlaşıldığı üzere tez gündemlere getirilmesi istenen realite.
sanki herkes kılıyor da bir kemal kılıçdaroğlu battı göze. halka hizmet etmek, insanlara yardım etmek de işlenebilecek sevaplardandır. boşverelim onu bunu da namaz kılıpta halka cefa çektirenlere bakalım biraz da...
bu konuya yorum yapmak için, süper bir maneviyata sahip olmak lazım. O yüzden onun namaz kılması veya kılmaması beni ilgilendirmez. Hem sanırım alevi belki onların ibadeti farklıdır.
Öncelikle eşsiz yaratıcı allah'ın hiçkimsenin ibadet etmesine ihtiyacı olmadığı noktasından ele alınmalı konu , ne kemal kılıçdaroğlunun , ne benim , ne de bir başkasının ibadetine allahu teala'nın ihtiyacı yok!
islam felsefesinden hareketle şu sonuçları çıkarabiliriz , öncelikle kişilerin farz olan ibadetleri yerine getirmesi sadece o kişilerin kazancıdır , yani mükafatını ahirette kendileri görürler.
Maalesef yüzlerce yıldır bazı kişiler ibadetin allahu teala ve kul arasında bir köprü , ayrılmaz bir bağ olduğunu unutarak bu konuda başkalarını sorgulamaya başlamışlardır ki bu çok sakıncalıdır.
Bu dünyada yüce allah'ın kişilere farz kıldığı ibadetlerin sorgulayıcısı ve eleştiricisi kullar olamaz aksi taktirde insan iradesi ortadan kalkmış ve biz müslümanlar bu dünyaya imtihan için gelmiş olmayız , oysa ki yüce dinimizde eleştiri veya kötüleme yerine sevdiklerimizi tebliğ yoluyla doğru yola iletme inancı taşırız.
Kısacası biz kendimizi allahu teala'nın sorgu amiri yerine koyarak başkalarının ibadetlerini sorgulamaya başlarsak bu kendimizi sapkın bir konuma soktuğumuz ve kendimizi allaha ortak kıldığımız çok yanlış bir davranış olur.Salih müslümanlar bu tip davranışlardan kaçınmalı ve gerçekleştirdilerse tövbe etmelidirler.
Namaz , oruç ve benzeri farz olan ibadetlerimiz her müslümana farz olmakla beraber bunlar yaratan ve yaratılan arasında hiç kimsenin sorgulayamayacağı bir konumdadır.
Müslüman olarak siz herhangi bir kişiyi namaz kılmadığı için kötüleyemezsiniz , o kişinin kılmadığı namazı sorgulayamaz , sizi ilgilendirmeyen o konuda yorum yapamazsınız. şayet siz dedikodu yaparcasına , allahın ibadet sorgulama memurluğuna atanmışçasına kendinizi çok büyük bir günahın içine sokmadan sadece o kişiye saygı ve sevgi besliyorsanız tebliğ'de bulunabilirsiniz.Başkalarının ibadet etmemesi yüzünden kendimizi onlardan üstün görüp o kişilerle ilgili kötü yorumlar yapmamız her kişinin yaşamında ki son anına dek kendisine yüce allah'ın tanıdığı tövbe fırsatını bizim o kişinin elinden almışçasına yorum yapmamız anlamına gelir ki bu da islam ahlakımıza aykırıdır.
Yıllar yılı dinimizin yüce aylarından biri olan şaban ayı nice komik filmlere isim olmuştur fakat bir ismin kutsiyeti o ismi taşıyanı veya o ismin bir başka konuda kullanılmasını da kutsal kılmaz , yani recep kişi ismi olarak hiçbir kutsiyet ifade etmez yani ismi recep olan bir kişiye kötü söz söylenmesi biz müslümanlarca kutsal olan recep ayı ile alakalı değildir.recep ayı islami takvimimizde bir kutsiyet ifade eder ve bu yüce takvimimize kimsenin kötü söz söylemesini kabullenmez kötü söz sahibine aittir ahlakıyla kendisine iade ederiz.
Namaz kilandan hayir cikmayinca*, halkin beklentilerini karsilayan, durust, halkci, laik bir lidere yonelen halkin yeni temsilcisi, mustakbel liderinin tercihidir.
günde 5 vakit kılıçdaroğlu'nu kontrol eden yazarın tespitidir yada namaz kılacağında gazetecilere ilan vermemesinden dolayı bize öyle geliyordur. sonuçta ibadet insanların kendi içinde yaşaması gereken olgudur. en azından kitap öyle bahsetmektedir.
namaz kilip bizi dudukleyen siyasetciler yerine namaz kilmayan ama durust olan birine akli sira laf sokulmasidir.
gelelim esas olaya:
1- belki namaz kiliyordur, sana ne ?
2- namaz kilmiyorsa sana ne ?
3- gandhi adini kendi koymamistir, taksim'de bir vatandas gandhi gibisin diye bagirinca bu isim ona basin tarafindan takilmistir.