malum birkaç ne yaptığı belli olmayan savcı demeye bile bir şahit olan savcılar vardı, resmi belgede sahtecilik yaparak, belgelerde tahrifat yaparak, hakimin verdiği kararlar dışında kamu görevlilerine işler yaptırmıştır ve hsyk'ya şikayet edilen bu savcılar olması gerektiği gibi görevinden alınmıştır.
en sonunda şöyle konuşmuştur.
--spoiler--
Biliyorsunuz, Deniz Feneri Derneği hakkında bir dava açıldı. Konuyu şahsen incelediğim, araştırdığım için biliyorum çok ciddi delillere dayanıyor. Kaldı ki ayrıca ortada mahkeme huzurunda yapılmış itiraflar da var. Gelin görün ki daha dava açılmadan Hükümeti bir sancı tuttu. Ne kadar eğdiler büktülerse de dava açılmasına mani olamadılar.
En sonunda dün, mahkemeye bakan savcıların görevine son verdiler. Dünyanın hiçbir hukuk devletinde böyle bir şey olamaz. Yürümekte olan bir davaya iktidarlar bu şekilde müdahale edemezler. Ederlerse kamu vicdanı ayağa kalkar. Şimdi sormak gerekir, Hani Türkiye bir hukuk devletiydi? Hani yargı bağımsızdı? Şayet bu ülkede Başbakan'ın ahbaplarına dokunulamıyorsa ne hukuk vardır ne de yargı bağımsızlığı...Ben iddia ediyorum, bundan böyle hiçbir savcı Başbakan'a selam vermiş birine dava açamaz, hiçbir hakim ceza veremez.
--spoiler--
dünyanın hangi hukuk devletinde savcıların resmi belgeyi tahrif ettikleri görülmüştür ey kk?
