bir başlık. ne kelimelerle ne de bakışla. ya da hem kelimelerle hem de bakışla. mühim olan karşı tarafın hissettiği ve hissettirdiği samimiyettir aslında esas olan. siz, onun kelimelerle mi yoksa bakışla mı acaba samimiyeti diye düşünmeye gerek kalmadan bile değil, bilakis düşünemeden dahi o samimiyet size verilir. o andan sonra artık ruhunuzla alakalıdır o verilen samimiyeti hissedip hissetmemek. biraz karışık oldu farkındayım ama umarım ne demek istediğim anlaşılmıştır.
bazılarının gözleri fel fecr okuyor amk fıldır fıldır bir o yana bir bu yana dönüyor, sanırsın mazi gözlerinden retinayı çekmiş ibne metronom gibi tık tık, şimdi gözler yalan söylemez kaidesindeki gibi buna nasıl güvenirim amk, bildiğin gözüyle ateş ediyor.
samimiyet sarılmayla anlaşılır, ne kadar sıkı ise o kadar samimi ne kelime ne göz.
Ne kadar samimi olursa olsun, bakışlara bağışıklığınız artacak ve bir zaman sonra ünsiyet peyda olacaktır.
Kelimelerin tesirine hiçbir bakışın tesiri yetişemez, samimi olmak şartıyla kelime kullanmakta mahir bir mütekellimin tahtına hiçbir fiziksel unsur sahibi oturamaz.
Bu bir gerçek. Mananız noksan ise bakışlarınız mukaddimeden başka bir işe yaramaz.
Elbette gözler kalbin aynasıdır. Peki ya sonra; ayinende kalbini gördüm, kalbini diline döktün mü;
Göz duyu organı da kulak değil mi.
Ancak burada maharet derken yine de süslü virgülü bitmeyen, imgesi genişledikçe genişleyen uzun cümlelerden bahsetmiyoruz, zira samimiyet ise mesele üç-beş kelimeye ve özne dahi gizli olmadığı halde ne kadar özgün ve samimi ve net kullanmanızla ilgilidir.
En iyi cümle bir kelime daha katabileceğiniz değil bir kelime daha atamadığınız cümledir. Bunu unutmayın.
kelimeler mi kazanacak bakışlar mı? yoksa hiç yoktan seks mi?
bencesi mi, doğru sencesi mi?
gözler kalbin aynasıdır diyecek kadar duygusal mıyız, yoksa kelimeler cevabı için yeterince aykırı mı ruhumuz, çok mu havalıyız öyleyse sekstir o seks. iki seçenek var gözüm aradı ama yalnızca iki cevap, öyleyse vazgeçtiniz dürüst olsun da ne olursa olsun değil mi? iç güzellik, dış güzelliği; gurur, parayı yensin. güzelliğin on para etmez şu bendeki aşk olmasa ya da bence güzellik ve para tabii ki de. güzellik ve para varsa seks de var. esra hanım güzel sormuşsunuz da ben bir şey söylemek istiyorum. bence insanlar birbiriyle anlaştıktan sonra on yılda baksa o bakışlar değişmez, kelimelere zaten ihtiyaç olmaz. bizim toplumumuzda seksin yeri ayrıdır. 80 milyon bizi izliyor. bakın ekranda duygusallaşıp çay içerken sevişilir, necati bey toplumsal mesaj vermeyi unutursa da ayaklanılır. işte benim için en önemlisi dürüstlük. (alkışlar)
mümkünse kapanış.
Bakışlarla. Herkes her şeyi söyleyebilir ama farklı bakamaz. Yani herkes güzel söyler ama güzel bakamaz dilin kemiği yok istediğini söyler baldan tatlı ama gözler öyle degil.
Meselam şu şu şekıl bakar güzel söyler şu şu sekıl bakar acı söyler. Ha herkesin bakışına kimse karışamaz.
ne söylediğine değil nasıl söylediğine göre birinin gerçekte samimi olup olmadığı daha iyi anlaşılır ama bu daha çok bir algılama meselesidir.bakış ses tonu beden dili hepsi bir bütündür.
Kelimeler eksik kalır, fazla olur, duyguları gizler, samimiyetsiz insanların gönlü başka dili başka kelimelerle konuşur ama Bir insanın bakışları çok şeyi olduğu gibi anlatır..
samimiyet orani kelimelerin kullanis bicimine bakilarak anlasilir. zira bazi insanlar o kadar guzel bakar ki kelimelere gerek kalmadan inanilir kelimelere gerek vardir.
Kelimeler insanları yaniltabilir ve bi kelimenin binlerce anlamı olabilir. kelimelerle samimi konussa bile bir sürü yalan söyleyebilir o yüzden asıl samimiyet bakışlardan anlaşılır. ne demişler gözler yalan söylemez.
Söylemek istedikleriniz yüzyüze problem yaratmayıp whatsapp, sms gibi mecralarda yanlış anlaşılmaya mahal verip karşı tarafın tribine maruz bırakıyorsa sizi, cevap bakışla anlaşılır olacaktır. Tabi hödük gibi konuşup 'ama çok samimi bakiyodum yha.s.s' diyorsanız o sizin hayvanlığınız kalkın gidin lan burdan.