beni uyku sersemi iken kaldırıyorlar..sanıyorum ki su vercekler bana, gördüğüm kötü rüya yüzünden.zaten en kötü rüyanın içindeydim ve sokakta yaşıyordum,bir kartonun sağlayabileceği kadar olan bir konforda.başınmda üç beş genç.birinin elinde köpeği,diğerlerinin de ben kaçmayayım diye barikatları.daha kemiklerim bile açılmadan,daha gerilmeden,sızlanmadan,hoş geldiniz diyemeden çene altıma umarsız bir şekilde tekme yedim.o tekmenin etkisi ile iki defa havada savruldum.böyle ilk defa seviyorlardı beni.ama sevmenin acı vediğini biliyordum insanların aşk hikayelerinde.ama bu sevmek acıtıyordu.dünya iki defa ters yüz oldu.küçük evimin o derme çatma kartonu üzerine canhavli ile düştüm.ardından bir sevme daha.. bir sevme daha ve bir sevme daha.artık daha fazla sevme diyecektim ki kafamı ezdiler.düşüncelerim kaldırımlara aktı kanımın son damlasına kadar.sevmişlerdi beni.tekmeleri ile.insandı o, elindeki hayvanserver belirtisi çirkin köpek ile.hayvansever olmanı da beklemiyorum senden..öldürme beni yeter.bu insanlara insan demek istemiyorum artık yeter.umarım götüne o kedi kadar sebepsiz bir şey, sen yarı uykulu bir halde iken sana girer.
Acımasızdır. insanlıktan nasbini alamamıştır. oda canlı bre vicdansız. bunu alıp süte bulayıp üstüne balık yağı düküp içinde 500 tane kedi olan bir kafese atacaksın. bu şerefsize bu müstehaktır.