hayvanları sevmeyen bir tipin, hayvanlar olmasaydı nasıl yaşayacağını, bu günlere geleceğini bilmeyecek kadar zavallı olması ile alakalı başlıktır aslında.
ulan o sevmediğin hayvanlar olmasa bir ton ilaç nasıl yapılacaktı önce buna cevap vermen gerek. en basitinden insülin denen şeker hastalarını kurtaran ilacın hayvansal bir ilaç olduğunu bilmeyecek kadar cahil olmanı anlayabilirim.
ya da hayvanlar üzerinde denenen bir çok ilacın belki de senin götü boklu dedenin, dedesinin hayatını kurtarmış olabileceğini düşünmeyişini de anlayabilirim.
atlar, eşekler gibi insanın modern araçlara binemediği yıllarda o hastalanmış dedenin dedesini doktora hangi hayvanların sırtında götürüldüğünü de bilmemen sorun değil.
dolabı açtığında gömdüğün sütlacın, sucuğun, peynirin, yumurtanın, onlardan yapılan yüzlerce yiyeceğin, giydiğin deri montun, hayvan yününden yapılan ayıla bayıla giydiğin bir çok kıyafetin de hayvanlar sayesinde sana sunulduğunu bilmeyecek kadar mal olmanı da anlarım.
ama şımarık, işe yaramayan, nefret dolu olarak büyütülmüş biri olarak sebepsiz yere hayvanların hiçbirini sevmiyorum diyebilecek kadar zeka yoksunu olmanı, hele hele sana bu cevapları ağzına sokacak kalitede olan insanların bulunduğu sosyal platformlarda aşağılanmayı göze almanı anlayamam. sadece senin mallığına bağlayabilirim.
ve "ünlü yazar, kedileri sevmiyorum dedikten sonra bütün sanal alem bunu konuştu. sosyal medya adeta çalkalıyor. hayvan hakları dernekleri ayaklandı. ocak ayının ilk haftası taksim'de yürüyüş için örgütlenen hayvan severler infial içindeler".
gibi bir şeyler diyeceklerini bekliyordun ama, görüldüğü gibi kimsenin zikinde değil senin kedileri sevmemen. sen sevme. öyle kal. kıpraşma.