kedinin alacağı versus. asaletleri yeter. insanlar olmadan da yaşar. av yelpazesi geniştir. balık , kuş , yılan , civciv , fare ve daha nicelerini yiyerek hayatta kalabilir. köpeği sal doğaya insansız yaşayabiliyor mu bak. kedi banyo yapmasa da temizdir. köpek pistir. birine kedi derseniz iltifat köpek derseniz hakaret edersiniz. şampiyon belli ikinci kim?
kediler yavruyken de, büyüyünce de sevimli. ama köpek çok sadıktır. kendinden büyük köpek gelse bizi sizi korur. köpekler biraz salyalı ve pistir ama, ben köpeği tercih ederim.
bazı din alimleri der ki; Köpeğin uysallığı ve sadakati sahibini ilah bilmesindendir. Köpek için yemeğini veren onun sahibidir. iki gün yemek vermeyin, üçüncü gün kim verirse köpek onu sahibi tanır. Sahibi için ölür, öldürür. Ama asıl sahip çıktığı muhiti, hükümranlık alanı ve bir tas yemeğidir. Yemeği verene ilah gibi tapar köpekler.
Kediler sahibi yemek verse de yalakalık yapmaz. Çünkü bilir ki rızkı veren Allahtır. Bu yüzden sahibi yemek verirse minnet duyar vermezse rızkını kendisi aramaya koyulur. Sahibi için ne ölür ne öldürür.
ikisi de Allah'ın yarattığı birer canlıdır. Ama islamiyet'e göre kedi yüceltilmiştir, temizlik simgesi olarak kabul edilmiştir. Hz. Muhammed'in kedi beslemesi, Uhud savaşında ordunun rotasını değiştirip, savaş dönüşü başına diktiği nöbetçiden istediği, damağı lekeli kedisi müezza,* kucağında uyuyan Müezza'yı rahatsız etmemek için kıyafetini kesmesi, abdest almak için su koyduğu tastan kedisinin su içmesine rağmen abdestine devam etmesi gibi sebeplerle kedi beslemek sünnettir.
Bunun yanı sıra bir kedi öldüren yedi cami kapısı yaptırsa da kurtulamaz sözü kedilerin dinen önemini bir kez daha bize hatırlatır.
bana sorarsanız, kedi de köpek de birer canlıdır. ikisinin de bir gereği var ki yaratılmıştır. sokakta bulduğum yaralı, hastalıklı bir çok kedi ve köpeği tedavi edip, baktım bu kadar sürede. Her ikisinde de gördüm ki, merhamet gösterip, iyilik yaptığınız her canlı mutlaka sizi tanıyor yıllar geçse de. bunun bir örneği olarak aşağıdaki video izlenebilir.
kediler, köpeklere göre daha bağımsız karakterli hayvanlardır. insanlar gibi sınırları vardır ve o sınırları aşmaya başladığınızda uyarı verir. sallamazsanız, patiyi attığı gibi tırnaklarını geçirir bir tarafınıza. zekaları konusunda hem kedi, hem de köpek beslemeden bir yargıya varmak imkansızdır ki, ikisini de beslediğim için köpeğim ile kedilerimin aynı zekaya sahip olduğunu söyleyebilirim. itaatkarlık köpekte kediye göre daha baskın bir durum olduğundan, komutları daha kolay öğrenmesi ve sizi dinlemesi bu yüzdendir. gerçi benim kedim hayır, dur, içeri girme, bekle, gel gibi komutları yerine getiriyor ama çoğu siz istediğiniz kadar kendinizi yırtın canı istemedi mi bir şey yapmaz.
köpeğin her türlü alacağı versustur.
bununla ilgili bir video vardı. bulursam editlerim.
kedi ve köpek uzun zamandır sahiplerini görmüyorlar. karşılaştıkları zaman köpek ortalığı yıkıyor, yalıyor, seviniyor falan. kedi başını kaldırıp bakıp kafasını geri çeviriyor.
kediye hiçbir zaman sahip olduğunuzu hissedemiyorsunuz ama köpeğin ağzına da sıçsanız yine sizi seviyor.
not: buradan şu an bacağımın üstünde yatıp, yerimden kıpırdamama izin vermeyen kızıma selam olsun.
kedinin her türlü alacağı versustur.
O umursamaz çok da sikimdeydi tavırları sizi evcil hayvanı gibi görmesi, sinsi sinsi yaklaşıp sonrada ben zaten yürüyordum seni mi takip edeceğim der gibi suratınıza bakıp sonra da kıçını dönüp gitmesi bile başlı başına ayrı bir dünya gerektirir.
