Carroll Üniversitesi’nde araştırma yapan Denise Guastello, köpek sahiplerinin köpeklerini dışarıya çıkardıklarında başkalarıyla kaynaşmak, diğer köpek sahipleriyle konuşmak gibi eylemlerde bulunduklarına; kedi sahiplerinin ise buna ihtiyaç duymadıklarına ve bu nedenle daha içe dönük yapılarda olduklarına dikkat çekmekte.
Araştırmalar, kedi sahiplerinin köpek sahiplerine göre kaygı ve nevrotik bozukluklara daha yatkın olduklarını ve bu nedenle evhamlı davranabildiklerine dikkat çekiyor. Öte yandan, köpek sahiplerinin ise daha az endişelendiklerine de vurgu yapıyor.
Time dergisi tarafından yapılan bir araştırma, liberal görüşlü kişilerin kedileri, muhafazakar görüşlü kişilerin ise daha çok köpekleri tercih ettiğine dikkat çekiyor.
Kediler doğada geceleri yalnız başına avlanan hayvanlardır. Bu yüzden birçok kedi, ne kadar evcilleştirilmiş de olsa geceleri evin içinde dolaşır. Yalnızlığı daha çok seven kediler gibi sahipleri de yalnızlıktan keyif alıyor ve apartman dairesinde rahatça yaşayabiliyor. Köpek sahipleri ise aileleriyle, çocuklarıyla yaşamayı daha çok seviyor ve genellikle kalabalıkla paylaşabilecekleri bahçeli evleri tercih ediyor.
Kedi sahipleri bağımsızlıklarına daha düşkün olabilirler.
Bir köpeğiniz varsa özellikle tuvalet ihtiyacı için onu dışarıya çıkarmanız gerektiğinden yalnız bırakamıyor ve bu nedenle çeşitli planlara dahil olmakta güçlük yaşıyor olabilirsiniz. Köpeğinizle ilgilenmesi için birini bulmanız veya köpeğinizi bir yere bırakmanız gerekiyor, değil mi? Ancak kedi sahiplerinin böyle bir endişesi yok. Kediler evde daha uzun süre yalnız kalabildikleri için kedi sahipleri farklı planlara uyum sağlama konusunda daha rahat davranabiliyor ve yeni deneyimlere daha açık olabiliyorlar.
Deakin Üniversitesi’nden Beatrice Alba ve Melbourne Üniversitesi’nden Nick Haslam tarafından yapılan bir araştırmada köpek ve kedi insanlarının kişilik özellikleri incelenmiş ve köpek sahiplerinin de tıpkı köpekler gibi daha itaatkar, kurallara uyan yapıda oldukları bulunmuş. Öte yandan, araştırma sonuçları kedi sahiplerinin ise kurallara karşı biraz daha savunmacı ve geleneklerin dışında kalan özellikleri olduğuna dikkat çekmekte.
Araştırmalar, köpek sahiplerinin öz disiplini ve görev bilinci daha yüksek kişiler olduğuna da dikkat çekiyor. Bunun sebebi, köpek sahiplerinin kedi sahiplerine göre daha planlı yaşamalarından kaynaklanıyor olabilir. Bir köpek sahibiyseniz, yeme-içme ve tuvalet saatleri konusunda düzenli ve hassas olmalısınız. Ancak kedi sahibiyseniz bu konuda daha esnek davranabilirsiniz.
Köpeğiniz varsa evde sakince uzun süre zaman geçirmeniz veya dışarı çıkmadan durabilmeniz pek mümkün değil. Heyecanlı ve aktif dostlarınız sizden onlarla birlikte hareket etmenizi bekleyebilir. Dışarı çıkmak, oyunlar oynamak, yürüyüş yapmak hem sizin hem de köpek dostlarınızın olmazsa olmazları arasında. Öte yandan kedi sahipleri kedileriyle birlikte odanın sıcak bir köşesinde sıcağın keyfini yatarak çıkarıyor olabilir. Haliyle, pek fazla enerjik olmalarına da gerek yok. 2014 yılında Carroll Üniversitesi’nden Denise Guastello’nun kedi ve köpek sahipleri ile yaptığı araştırma da bu konuyu destekler nitelikte. Araştırmada kedi sahiplerinin kedilerini dışarı çıkarmaları gerekmediğinden kitap okumak, yemek pişirmek gibi daha az enerji gerektiren aktiviteleri tercih ederken, köpek sahiplerinin daha aktif kaldığını; köpekleriyle enerjik aktivitelere katıldıkları da tespit edildi.
kediler ve köpekler birbirlerinden çok farklı özelliklere sahipler. Bu yüzden bazen kedi veya köpek sahibi olmak isteyen kişiler, bu farklı özelliklere bakarak bir tercih yapabiliyor ya da kedi ve köpekler zamanla sahibini değiştirebiliyor.
Texas Üniversitesi'nden Psikolog Sam Gosling'in yürüttüğü bir araştırmanın sonuçlarına göre köpek sahipleri daha dışa dönük ve deneyime daha açık kişilerden oluşuyor. Araştırmaya göre, köpek sahipleri kedi sahiplerine göre %15 daha dışa dönük ve uzlaşmacı karakter özelliklerine sahipler.
Aynı araştırma, aynı zamanda köpek sahiplerinin önceden plan yapmayı tercih ettiklerine ve sıkı bir günlük rutine sahip olmaktan keyif aldıklarına da dikkat çekiyor. Köpeklerin ihtiyaçları göz önünde bulundurulduğunda onların da belli bir rutinleri olduğunu düşünürsek bu konuda sahiplerini de şekillendiriyor olabilirler.
Piç sevmeyen Kızları tenzih ederim ki kızlar genel itibariyle kediler gibidir; nankör ve çıkarcıdırlar. Erkekler ise köpekler gibidir; sadık ve merhametlidirler.
Oldum olası sevmem kedileri korkarım hep onlardan farklılardır diğer hayvanlara gore daha bir sinsi daha bir sessiz ve bir o kadar da hem yavaş hem hızlı olurlar böyle bir insan ise sadakatsizdir.
Köpekler ise en yakın dosttan farksızdır duygulanınca duygulanırlar sevinince sevinirler candır onlar bambamdan bilirim özledim köpeğimi.
Bir köpek insanı olarak köpek insanlarından yana oy kullanacağım versustur.Köpek seven insanlar daha yumuşak başlı oluyor.Sadık olmayan kibirli bir hayvanı ne yapayım ben.Şöyle birşey varmış ya hani köpek sahibine minnettar olurmuş kendisine yemek verdiği yuvasını paylaştığı için.Kedi ise o yuvanın kendisinin olduğunu düşünürmüş.
zıt görünen ama aslında çok da farklı olmayan iki taraf.
hem kedisi hem köpeği olan bir insan olarak taraf seçemediğim versus.
edit: ekleyeyim dedim, kediler nankör değildir. aşın artık şunu.
Hayvanları genel olarak çok sevmeme karşın, kedi aşığı bir insanım. Bu versusa gelince, ikisinin de alan yönleri vardır.
Köpeği olan bir insan çok fedakarlık eder, mama saatini bilmelidir, köpeğiyle ilgilenmeli, yürüyüşe çıkarmalı, vakit ayırmalıdır. Ama kedide böyle bir şey yoktur.
Ama köpeği olan insan itaat bekler, yat diyince yatsın, getir diyince getirsin ister. Ama kedi insanı kedisiyle hayatını paylaşır, kedi kendinin efendisidir hatta sahibinin. Getir der getiririm ben mesela. Kedi insanı koltuklarından vazgeçmiştir, masa üstündeki biblolardan. Ancak kedi mırlamasının insan vücuduna sayısız faydası vardır, ömrU uzattığı söylenir.
Hem köpek, hem kedi deneyimi olan biri olarak ben bir kedi insanıyım ve kedi insanlarını severim. Kedimi severim. Sıpam benim.
boyumuz aç insan doyurmaya yetmiyor diye eleştiriliyoruz.
aynı mantıkla, burada klavyeye vurarak harcayacağı zamana o insanlar için gönüllü çalışma yapabilecekken, bizi eleştirenler tarafından. buyur, alıkoyan nedir? burada zaman harcayacağına çalış çabala, dünya sağlık örgütüne falan gir, hem paranı al, hem millete yardım et amk.
ne tür bir bakış açısı, anlamlandırmıyorum.
sanırım bu bakış açısıyla bakanlar, prim derdinde olanlar. yani, noksandırlar biraz.
neleri noksan bilemem, ama noksandır.
insanlara yardım etmiyorsan hayvan sevemezsin kafası mıdır, nedir amk?
onlara inat kedi beslerim, kedi beslerim ve senelerdir kedi beslerim.
kedi insanı alır bu vs işini.
çünkü köpek besleyen, kendine koşulsuz itaat isteyen güvensiz kişidir. kedide bu yoktur. emir altına girmez.
sonra neden donuza ekliyoruz, aha bunlar yüzünden, bir tane daha eklendi şimdi amk.
Sonuçta ikisi de hayvanın karnını doyuran insanlardır.
Biri de çıkıp aç insanı doyurmaz, sevgi göstermez. Öyle bir devirdeyiz ki insanları sevmek yerine hayvanları seviyoruz, insanlarla dost olacağımıza hayvanların dostluğunu tercih ediyoruz, bir açı doyurmak yerine hayvanları doyuruyoruz... neyse zaten onlar da heves. heves alınınca sokağa konuluyor, bırakılıyor. Sanki onun canı yokmuş gibi... her neyse.