bizim yarma diye tabir ettiğimiz yemeğin update hali, egede çok popüler olmakla beraber, 4 yıl aydın'da kaldığım süreçte yiyen ve harika biz hep yeriz diyen bir egeli görmedim. sanırım kayseri'de mantı ne kadar tüketiliyorsa, ege'de keşkek o derece tüketiliyor.
yapımı pek zahmetli yemek. büyük kazanlarda pişiyorsa eğer, o kazanlar güneş doğarken yakılır, et, buğday dualar eşliğinde karıştırılır birbirine. akşama doğru pişer ancak.
ülkenin pekçok şehrinin kendisinin saydığı sıfır pozisyondaki yiyecek. buradaki sıfır oynanmamış temel halde, anlamındadır. sadece buğday, et ve tuz.
ve bu saflıktan ortaya çıkan mükemmeliyet.
bildiğim iki şehri yazayım da ne kadar yaygın ama az anılan bir yiyecek olduğu anlaşılsın. bunlardan biri erzincan bir diğeri edirne dolaylarıdır.
yarin bayram namazi sonrasi amasyali, ozellikle merzifonlularin sofralarinda bulacagi yemektir.
lezzetlidir, doyurucudur.
hashasli corek ile birlikte efsane olur.
UNESCO'nun "Somut Olmayan Kültürel Mirasın Temsili" listesine Türkiye'den giren yemektir. Ama bundan dolayı Ermeniler "Ulan bu bizim yemeğimiz asıl, bizden aldınız" diye çok bozuldular. Aslında bozulacak ne var. 1.000 yıl beraber yaşamışız, elbette karışacak yemekler, tatlılar. Aynı havayı solumuş aynı güneşte yanmışız. Bakmayın şimdi böyle olduğumuza...
bildiğim kadarıyla bir macır yemeğidir.
dedemi yaparken izlemiştim de, çiğ köfte yapmak kadar yoruyormuş insanı. özelliği de dövülmesinde zaten. ne kadar iyi o kadar güzel, lezzetli... *
tavuk etiyle olanı tercihimdir.