keşke'nin olduğu yerde işin işten geçmiş olması şart değildir.. milyonda 1'de olsa şansın vardır.. belki bir bam teli vardır onu yakalayabilmen de milyonda bir şans gerekiyordur.. keşke dediğin an'da, belki milyonda bir ihtimalle o dağları yerinden oynatacak bir gücü bulursun.. yüzde yüz ihtimalle değiştirebileceklerini teker teker, vura öldüre değiştirirsin..
eğer ki seni sevmişse bir kere bile iliklerinde hissetmişse.. karakteri hiç değişmemişse.. eğriyi doğruyu ayırıp.. artıyı eksiyi elediğinde.. aslında o da bir kerecik bile keşke demişse..
delikanlı olacaksın.. ucunda darağacı bile olsa sonsuzluğa kök salmış sevgini göstermekten korkmayacaksın..
keşke demiyeceksin..
ya da paşa paşa gidip özgür iradenle gebereceksin.. gelirken değil ama giderken yine asilce.. yine başın dik "ben gidiyorum" diyeceksin..bu dünyadan..
hayatımın en büyük keşkesini o vefat ettikten sonra yaşadım. keşkelerin en büyüğü girdi artık hayatıma ve ben son nefesimi verene kadar da benimle birlikte olacak. o kadar çok cümle kurdum ki o gittikten sonra keşkeyle başlayan ama artık hiçbir işe yaramayan. keşke dersiniz ve düğümlenir boğazınızda bir şeyler çünkü bilirsiniz ki artık geriye dönmek ve olayları değiştirmek mümkün değildir.
Keşke; ne tuhaf bir kelime. Ne kadar anlam yüklü. Bir kadın tanımıştım daha ufacıkken, saatlerce denizi seyrederek düşünür, içine çeker ve sadece keşke derdi. KEŞKE.
Biz ufaklıkların alay konusu olmaktan ileri gidemez, büyüklerin ise farklı bir gözle baktığı başka türlü bir kadındı o. Adını bile keşke teyze koymuştuk kendi aramızda.
Yıllar geçtikçe o keşke teyzeyi ne kadar iyi anlıyorum. Bazen insanın yaşayamadıkları karşısında keşke demesi, yaşayıp da keşke demesinden daha mı iyi acaba diyorum.
Mesela keşke böyle yaşamasaydık adına aşk denilen şeyi seninle .Keşke o dar vakitlerde kavga edeceğimiz, kendimizi ispat edeceğiz diye ego savaşına gireceğimize sevgimizi yaşasaydık. Sonra diyorum ki keşke dar vakit ayırmasaydık birbirimize. Keşke sevgimizi göstermekten bu kadar korkmasaydık. Acımasız olmasaydık birbirime karşı. Keşke yaşadıklarımızın adını koymaya çalışmasaydık. Sadece yaşasaydık. Keşke aramızdaki o savaşa bir son verebilseydik. Keşke canımız acıdığı halde çocukça bir gururla acımadı ki demeyip, karşısındaki daha da hırslandırmasaydık. Keşke birimiz acıtınca diğerimiz daha fazla acıtmak için bu kadar çalışmasaydı. Sana ihtiyacım var demek keşke bu kadar zor olmasaydı mesela. Keşke ben sen derdini bırakıp biz olmayı başarabilseydik. Keşke sevgimizden emin olabilseydik.
Keşke böyle bitmeseydi, keşke öylece gitmeseydin. Keşke içimde tuttularımı bari ayrılırken söyleyebilseydim. Çekip kolundan daha çok yaşayacağımız günler var, nereye diyebilsem, o acı sözcükleri söyleyeceğime kalman için güzel bir söz söyleyebilseydim.keşke birbirimize bu kadar acı vermeseydik.
Bütün bunlara rağmen keşke seni tanımasaydım demiyorum. Sadece keşke bu kadar çok keşke biriktirmeseydim.
tek başına birçok anlam ifade eden kelimedir. rüyanın en güzel yerinde uyanırsınız ya hani, bütün herşey kursağınızda kalır. böyle birşeydir. en önemlisi de kaybettiğinizin yani, sonun habercisidir. kaybettiğinizi kabullenmeniz gerekir. bunu demeyenler ise o kaybedişi bir son olarak görmeyip sürekli deneyenlerdir. işte denemekten vazgeçmek de sondur. ama önemli olan bitirmek değil nasıl bitirecek olduğunuzdur. keşke ile bitirirsiniz ya da nasıl bitirmek isterseniz öyle bitirirsiniz.
keşke..evet evet ben kaybettim ve kabul ediyorum. işte bir kelime bazen bütün bir hayatınız, bazen de küçük bir anınız olarak kalır.
3 gunluk omrun imhasıdır meali..dememeye adeta yemın ettıgım her ne olursa olsun aptalca ıyı kı! yı ogreteen kelime..azıcık polyannacılıktan zarar gelmez ademoglu /havvakızına..
