Kağıt kesiği kadar minik kesiklerin beklediğimizden fazla acımasına her seferinde şaşırırız. Genellikle kanamaya bile sebep olmayan bu kesikler neden bu kadar çok acır?
Kağıt kesiği jilet kesiğine bir farklılık dışında çok benzer. Jilet düz ve temiz bir kesik oluştururken geride enfekte olmaya sebep verecek parçalar bırakmaz. ilk başta acısa da genellikle birkaç dakika sonra geçer.
Kağıt kesiği ise, deriden geçtiği esnada geride enfeksiyona sebep olacak minik parçalar bırakır. Kağıt, ağaç ve çeşitli kimyasal maddelerden elde edilir. Kağıt deriyi keserken bu maddeler yaranın içinde kalır ve ciltteki ağrı reseptörlerini uyarır. Ufak bir yara olduğu için deri hemen kapanır. Ancak içeride kalan parçacıklar sizi rahatsız etmeye devam eder.
Neden daha çok acıdığını bilmediğim durum. Ama daha çok acıdığı gerçektir. Haftada en az bir kez başıma gelmektedir. Kağıt kesiği diyincede aklıma hep hem tipinden hem dönekliğinden hem de siyasi konumlanışından milyar kez nefret ettiğim sinan çetinin tek iyi filmi kağıt aklıma gelir. Ayağından tavana asılmış bir gencin çevresinde uçuşan kağıtların vucudunun çeşitli yerlerine kesikler açmasıyla başlar film ve müthis bir bürokrasi eleştirisi barındırır.
jilet kesiğinin acısını bilmeyen kişi söylemidir. ya da güzel bir bıçakla daha önce kanını yere akıtmamış kişi söylemi de olabilir. kesinlikle diğer ikisi daha çok acıtır nettir.