türk sinemasının kalite filmlerinden biridir. paranın insanı nasıl değiştirdiğini konu edinir. 90 ların sonundaki istanbulu yaşamı kalite bir şeklide görmek için mutlaka izleyin.
sonu hafif aceleye gelmiş gibi, onun dışında gerçekten güzel bir film, mükemmel manzaralar ve paranın insanı düşürdüğü hallerin anlatımı gerçekten etkileyici.
bu arada afişindeki adamı ben yıllarca cem davran sandım yahu, gerçekten benziyor. ayrıca, taner birselin gençliği ile şimdiki hali ne kadar farklıymış, yaşlanmamış, pokemon gibi evrilmiş adam.
reha erdem'in film yönetmenliğine ara verip yıllarca reklam yönetmenliği yaptıktan sonraki ilk uzun metraj filmidir. bana kalırsa kosmos'dan sonraki en iyi filmi budur. yıllarca bir yerde para bulsam acaba ne yapardım sorusuna verilmiş en güzel 2 saatlik seyirlik cevap. ayrıca taner birsel'in ne denli önemli bir oyuncu olduğunu idrak etmek için kesinlikle izlenilmesi gereken film.
bu filmi izledikten sonra danny boyle'un shallow grave filmini de izlemeniz şiddetle tavsiye olunur. danny boyle'un zekası apayrı tabii.
1- tabii ki filmin son sahnesi. bence bundan daha iyi bir son yapılamazdı.
2- gemideki kaçma kovalama sahnesi çekilmiş en iyi gerilim sahnelerinden kesinlikle.
Dün akşam alkollü kafayla hane halkını gülmekten kırmış geçirmiş yarışma.
Yarışmanın hiçbir özelliği yok; ne bilgi, ne beceri, ne yetenek, hiçbi şey, varsa yoksa soytarılık, maskaralık. Yarışma formatını hazırlayanlar da bunun farkında, zavallı yarışmacıları öyle şebek hallere sokmuşlar ki, bazı yerlerde kafanız iyiyse kriz geçiriyorsunuz. iki yarışmacı kadının döner platforma adımlarını atar atmaz oraya buraya savrulmaları biz gevşek dalaklıları kırdı geçirdi.
Ekipler genelde iki karı kocadan oluşuyor. Hani abisi, kardeşi ve karıları gibi. Bütün bu şebekliklerin sonunda bir ekip elleri siklerinde geri döndü, diğer ekipse karı koca başına topu topu on biner lira kazandı. insan düşünüyor, on bin lira için bu kadar rezalete değer miydi?
Bugün izleme fırsatı bulduğum film. hikaye burada geçiyordu fakat sesler, duygular, oyunculuklar başka dünyadan gibiydi.
--spoiler--
ölmeli miydi? ve siz olsaydınız ne yapardınız? sorularını akıllara getiren film.
--spoiler--
reha erdem'in etkileyici filmlerinden biridir. taner birsel çok namuslu, vicdanlı bir baba rolündedir. hayatı bir tesadüf sonucu tepetaklak değişir artık çalıntı 450.000 liranın sahibidir. parayı ne yapacağı, nereye saklayacağı hayatını kabusa çevirir. zamanla huyları da değişmeye başlar. paranın rahatlığına alışır, dürüstlükten, vicdandan eser kalmaz ve bu durum oyuncunun bile midesini kaldırır. yolda düşürdüğü 100 doları müşterisi görmesin diye ağzına atıp çiğnediği sahne ayrıca düşündürücüdür. hiç şüphe yok ki sürpriz finali tekrar tekrar izlenilesi bir sondur.
(bkz: reha erdem) in en sağlam filmlerinden biridir. para tarafından evrim geçirtilen bir insanın üzerinden, aslında tüm insanların geçirdikleri evrimi anlatır. (bkz: takva) filmini anımsatır bir bakıma.
internette izlemek için bir film ararken bu filmi görüp, dur lan bi sözlüğe bakayım nasılmış, diyerekten bunu okuyorsanız şanslısınız. daha fazla film hakkında düşünmenize, bilgi sahibi olmak için vakit kaybetmenize hiç gerek yoktur. play tuşuna basıp hiç şüpheye düşmeden, iyi bir film izleyecek olmanın garantisiyle devam edebilirsiniz.