maddi manevi yenilen kazıklardan sonra kanın beyne fışkırması ve orda yuvalanma durumudur. gözyaşlarının son raddeye gelip de akamaması gibidir. orda kalakalır.
200 ytl'ye bulduğunuz ilk amfi olan ampteq'i* almak, ardından mydukkan.com'da 204 YTL'ye marshall* amfi görmek sonucu oluşmuş, uzun bir süre gitmeyecek olan yumru.
genelde sigara ve içkiyle etkisinin büyüdüğü yumrulardır. Tabiki burada yumrunun sebebi ve kazık faktörü çok önemlidir.
(bkz: dost kazıkları)
(bkz: Satıcı kazıkları)
(bkz: Sevgili kazıkları)
gibi sayısız şekilde gruplandırmak mümkündür. Boyutları kişilere göre değişmektedir. En makbul olanı meşe gövdesi kadar kalın olanıdır.
kişinin arkadaşlarının hepsinin birden 80 e aldıgı mp3 player ın kendisinin 150 ye aldıgı mp3 playerdan daha fazla özellige sahip olmasından kaynaklanan yumru oluşumuyla aynı şeydir. yenilen kazıgın farkına varılır ve satın alınan yere edilen küfürde sınır tanınmaz. (bkz: geçmiş ola)*
yaşanmış bir olaydan alıntı yaparak anlatılırsa daha anlamlı olacak hadisedir.
olay:
uzun araştırmalar sonucu alınan ve fiyatı bayağı bir yüksek olan mp3 player kaç gündür elindedir kahramanızın. kaç gündür dediğime bakmayın , en fazla 2 gün olmustur belki de ama heyecandan olsa gerek... alışveriş internet üzerinden bir siteden yapılmıştır. alışverişi yapan kahramanımız ise her gün siteye girip acaba fiyatı ne oldu? arttı mı azaldı mı? diyerekten sürekli bir kontrol havası içerisindedir... bir gün geçer bir şey olmaz , iki gün geçer bir şey olmaz... 3. gün ise bir de bakar ki , aldığı fiyat değişmemesine rağmen , aynı mp3 player'ın yanında radyolu uzaktan kumandası ve 2+1 hoparlor seti verilmektedir. üstelik dediğimiz gibi fiyat değişmemiştir... yani kazığın sapı artık hissedilir hale gelmiştir...
işte o manzara karşısında yutkunmak ister kahramanımız , fakat yapamaz. boğazına takılan bir şeyler vardır. galiba kazığın parçaları kalmıştır ve yumru diye tabiredilen yiyemeyip de boğazında kalan , belki de yavaş yavaş yani taksitlerini öderken sindirmek zorunda kalacağı o kazığın ta kendisidir... işte bu yumru öyle bir şey... *