hatırladığım kadarıyla makina zirvesinde nickini vermek istememişti. ben de o sırada stüdyodaydım.
şimdi her şey yerine oturdu, tevekkeli değilmiş ismini vermek istememesi.
hakkinda okudugum entrylerde, görgüsüz, agzindan seller akan, anasi, bacisi oldugunu düsünemeyen türk abazanlarinin kurbani oldugunu düsündügüm kizcagiz. türkiyede herhangi bir ortamda kadin olmak, hele hele kiz olmak nede zormus meger.
sözlükte ilk tanıştıklarımdan. belki de ilk tanıştığım. sonraları, sizlerin hakkında yaptığımız dedikodular ile epeyce zaman geçirdik. kah güldük, kah kavga ettik. ama her zaman sevdim ben bunu! açık sözlü, ağzından çıkandan korkmayan, lafını esirgemeyen biriydi.
sonrası ise malum. uludag sözlük makina zirvesi...
olanlar oldu, ekranlarda görüldükten sonra, herkes hakkında bir şeyler söyledi. ulan andavallar; siz bir hayalet mi sanıyordunuz bunu? tabi ki boyu, kilosu, kaşı, gözü, eli hatta ağzı olan biriydi. hiç mi insan görmediniz daha önce? hiçbir sözlük yazarı ile karşılaşmadınız mı daha önce!
döndü dolaştı hakkında bir sürü şey. hatta götünün güzelliğinden bahsedenler bile oldu. ve evet güzeldi götü, en az götünün güzelliğinden bahsedenlerin analarının ki hatta kız kardeşlerinin ki kadar!
sonra da çekti gitti işte. 3.nesil silik!
hiç aramıyorum şerefsizim. buraya olmasa bile size fazlaydı zaten.
sosyolojik bir tespit yapmak gerekirse.
hatırladığım kadarıyla gerçekten çok güzel ve çok alımlı biriydi. genel olarak toplumda bilinenin aksine güzelliğinin altında sessiz sedasız herkese gülücük gönderen sahte yapmacık yada yaratılmış bir hatun değildi burda okudum gördüm karşı çıkan bir yapısı var. bu yüzden eleştirilmiş sürekli okuduğum entryleri sürekli olarak sisteme sokuyum tarzında ve bu onu herkes tarafından azıcık sevilmektense azıcık kesim tarafından çok sevilen biri yapıyor.
tespit yaptım sadece.
ha asıldı diyorsa. *
Bir tespitin daha sonuna geldik başka bir tespitte görüşmek üzere çaaww. **
o gece seksi geceliğimi giyip, koltuğuma uzanmıştım...
yine çok seksi olan okan bayülgen' i izlemekteydim...
elimde yine çok seksi bir nescafe bardağı ile...
demek isterdim lakin bildiğin yurdum insanı modunda tv karşısında uyuklarken, işte o an...
aman yarabbim, bu ne güzellik dedim. bir melek sanki konuşuyor... sana insan diyenin... sen bir meleksin demek geçti içimden. ekşisozluk halt etmiş, sen konuş ben bütün gece izlerim dedim... alçakgönüllülüğün de bu kadarı... bir insan böylesine güzelken nasıl olur da çirkinim der dedim...
bla bla blaaa
şeklinde entarilerin yazılıp, iş çıkacağı umut edilen yazar. güzelliğin göreceliliğini kanıtlaması ile takdirimi kazanmıştır.
hükümet gibi kadın. hakkında girilen entry aylar sonra "Bu entry sözlüğü yasal yönden zor durumda bırakabilir" gerekçesiyle silinebiliyor. yok artık condoleezza rice.
her şey okan'ın prag'ın p'sinin ağzından çıkmasıyla başladı:
bu ve yanındaki hatun ''bizi seç!'', ''bizi seç!'' diye bağırmaya başladılar...
ne olup bittiğini biz anlayamadan bunların ikisi sahnedeydi..
belli ki bu iş planlanmştı, işin içinde mossad olduğundan şüpheleniyorum ben.
hem neden ikisi!?
biri kısa biri uzun dikkat ettiniz mi!?
bunun kesinlikle bir anlamı olmalı...
bize bir şey anlatmak istediler bence, belki de abdullah gül'ün cumhurbaşkanı olacağını biliyorlardı ya da 22 temmuz seçimleri'nin birer işareti miydi bu iki kız!?
bize bir mesaj mı veriliyordu!?
.
.
.
.
ve daha sonra bu kızceğizin başına gelenler, hepsi birer işaretti bak bence...
ama sadece ben çözdüm bunu, allahım çok zekiyim yeminlen yaaa!!!
o gece makinayi izlemistim, tanimam da zaten kendisini hatta (bkz: sozlukte tanidigi olmayan yazar) amma anlamadigim konularin basinda bu kizcegizimizin ustune niye bu kadar zamaninda gidildigi akabinde bu kizcegizimizin madem gelecekken niye gittigi! (bkz: anlamadigim seyler oluyor)Gerci olaylari tam takip edebilmis degilim ama belesten bi guze prag'a gidip eglenmis bir taze geri donmus yazaridir! bir de su saskinligimi gizlemeden edemiyecegim,sayfa sayisini gordugumde oha lan bu ne feryatlarini gondermisimdir kendisine! gelene git gidene gel dememesi gereken bir sozluk felsefesi olmasi dilegiyle tekrar hosgelmis diyoruz kendisine!
kendi doğrusuyla sözlükten ayrılmış*, ama kanımca en baştan benimsemesi gereken o "ite kopuğa aldırmama" düşüncesini geç de olsa hayata geçirerek geri gelmiş olduğunu gördüğüm yazar.
yuvaya hoşgelmiştir, ama seviye daha da dibe çakılmış olduğundan bu sefer ne kadar dayanabilir buraya bilemem.*******
sabrın sonu selamettir, "tout va bien"!