bu üç çocuğa kıyan o... çocuklarının cehennemin en sıcak yerinde ebediyen kalmalarını diliyorum. şerefiz itler. ancak yakalanmışlar, derileri soyulursa neden demem.
cehalet cehalet çoğu suçun altında yatan sebep, onlar zaten melekti ait oldukları yere cennete gittiler, kalanlar çekiyor tüm acıyı. hayvan kadar bile değeri olmayan insanlar var ne yazik ki dünyada. Allah sabır versin ailelerine sevenlerine.
burda şunu da sorgulamak lazım, acaba kaçırılan çocukların en çok izlenen ulusal kanallarda aylarca programının yapılması ne kadar doğrudur, kaçıran bu iki şahıs bu programlar nedeniyle yakanalacaklarını düşünerek bu çocukları öldürmüş olabilirler mi, yani aylarca bu çocukları gören birileri muhakkak olacaktı.
bu tür olayların en fazla birkaç gün haberlerde gösterilmesi daha sonra da gerekli aramayı yanlızca polise bırakılması gerektiğini düşünüyorum. çünkü bu olayları aramak polisin işi reytinglere kurban edilemeyecek kadar önemli.
artık ümüdimizin kalmadığı çocuklardı ama o bir bayram günü bayramlıklarını giyip mutlu mutlu gezen küçücük yavrulardan ne istemiş olabilirler diye, sabahtan beri sinir krizi geçiriyorum. anladık idam yok ama şerefsizleri çocukların ailesine verseler mesela yani hiç olmasa..
ne ilk olan ne de son olacak haberdir. sadece bu ülkede değil dünyada böyle şerefsizler olduktan sonra böylelerini çok göreceğiz, her gün de görüyoruz zaten.
insanın içinde biryerlere acı acı dokunan haberdir. sebep olanlara "neden kıydınız lan allahsızlar" diye sormak lazım, en azından ben sormayı çok isterdim. umarım tutuklandıkları cezaevinde benden daha istekli birileri çıkar da hesabını sorar.
gündem kimin eli kimin cebindekiyle uğraşa dursun, bir hergün bir acı ile yaşamaya devam edelim. yasaların ve insanların artık kabuğundan sıyrılmış olduğunu gördüğümüz bu zaman da malesef ateş düştüğü yeri yaktı yine.. aylardır acıları yetmezmiş gibi, bu ateş, ailesi ile birlikte bizim de yüreğimizi yakmıştır.
kayseri de yaklaşık bir buçuk yıl önce bir ramazan bayramında güpegündüz sokaktan kaybolan üç küçük çocuğun akibeti ile yürek acıtan haberdir.
habere göre çocukların elbiselerinin bulunduğu cesetler, yozgat civarında gömülmüş olarak bulundu.konuyla ilgili 35 yaşlarında bir erkeğin yakalandığı ve suçunu itiraf ettiği öne sürüldü.
not:idam cezası bazıları için yeterince gerekli değil mi acaba?
büyük çocuk tacize uğradığına göre acaba, şeker toplayarak bu zatı muhteremi tahrik etmiş olabilir mi? bayramlık elbisesi dekolte miydi?
böyle bir karar çıkarsa hiç şaşırmayacağımız bir duruma gelmiş olmak, en az çocukların ölümü kadar acı.
çocuk ve kadınların tacizinin, ölümünün vakayı adiye olduğu bir ülkede yaşamak, bu çocuk bedenlerinden geriye kalan kemik ve elbise parçaları gibi bizim umudumuzu da kırdı maalesef.
3 kere idam cezası verilse azdır. bu ülkede adam öldürmenin cezası kaç yıl ki, hüseyin üzmez diye biri vardı, 14 yaşında bi kızı öldürmekten beter etmişti, şimdi elini kolunu sallaya sallaya geziyor aramızda.
1.5 yıl. 3 çocuğu bulmak için daha kaç yıl beklemek gerekirdi? çocukların sonunun böyle olacağı zaten belliydi ama bu devlet için 3 tane küçük can için kaç sene daha bekleyebilirdik? bizde kılıçdaroğlu ne demiş tayyip ne demiş a.limanın kıçına nolmuş diye başlık açalım. duyarsızlığın, pisliğin bu kadar çok olduğu, insan canının bu kadar duyarsız olduğu bir ülkede yaşamak -işin kötüsü bu ülke 3.dünya ülkelerinden biri değil- ne kadar acı. Allah ailelerine sabır vermeli eğer Allah'sa. hiçbir çıkarım olmamasına rağmen ben bu kadar üzülüyorsam, o da o insanlara sabır vermeli, çünkü hayat bu ülkede çok ucuz.
onun bunun çocuklarının varlığının kanıtıdır. ulan şeref yoksunu, haysiyet yoksunu herif ne istedin lan bayramda alacakları 2 şekerle mutlu olacak çocuklardan. öldürmüş, götürmüş, gömmüş bir de üzerinde piknik yapmış şeref yoksunu. sen nasıl bir insansın ki 1.5 yıl süresince vicdanın hiç sızlamadı. anlamıyorum, anlayamıyorum 3 tane küçücük, ufacık, dünya tatlısı çocuk neden öldürülür?
sanık yine olağan şüpheliler arasından biri çıktı. komşusuymuş. niye çözülmesi bu kadar uzun sürdü, anlamak mümkün değil. sanık mı bu kadar zeki, polisler mi aptal.
haberlerde gizlenen bir şey var. bu çocuklar, kapıcıları tarafından organ mafyasına satılmıştır ve kaç ay önce öldürülmüştür. neden ısrarla bu gizleniyor anlamış değilim. olay kaç ay önce çözüldü...
genel kanı hastalıklı bireyin ortadan kaldırılması yönlü.
fakat ben farklı bir gerçeği işaret etmenin toplumumuz ve çocuklarımız açısından faydalı olacağı kanısındayım.
yakalanan şahsın ortadan kaldırılması veya rehabilite edilmeye çalışılması bizim mevzumuz değil, devletin yetkili organlarının mevzusu olmalı.
tabii ki beni de çok kızdırmıştır bu şahıs ama bu şahsı ortadan kaldırmak hiçbirşeyin çözümü olmayacaktır.
nereden mi biliyorum?
yıllar içinde, bu tür eylemler gerçekleştirmiş ve bir kaç gün toplumda infial havası estirmiş bireylerin unutulup, yeni bireylerin sinirimiz sonrasında durulan sulardan yeni çocuklara sokulabilmesinden biliyorum.
bu eylem, kişisel bir eylem olmaktan çıkmıştır.
5000 e yakın çocuğu kayıp olan bir ülkede bu tür eylemleri gerçekleştiren bireylerin bu hastalıklı sürece nasıl yakalandıklarının iyi analiz edilmesi, hastalıklarını ne gibi kaynaklardan beslediklerinin teşhis edilmesi ve bu teşhisler sayesinde hastalığın merkezine ulaşmak daha önemli bir hedeftir.
zira imha ettiğimiz her hastalıklı ferdimizi onlarcası takip ediyor.
haber bültenleriyle bizim midemizi bulandıran bu tür insanların eylemleri, onlardan ve eylemlerinden cesaret alan onlarcasının iştahını kabartıyor ve cesaretlenmelerine neden oluyor.
sadece cezalandırmaya kilitlenen beyinlerimizle aslında çocuklarımızı korumasız bıraktığımızı kabul etmemiz gerekiyor artık.
sövmek, sinirlenmek yerine oturup düşünmek ve çözüm yolları bulmak zorundayız.
sövdükçe, sinirlendikçe sorunun üstünü örttüğümüzü, o ve ona benzer insanları görmemizi ve engellememizi sağlayacak sağduyudan uzaklaştığımızı iyi anlamamız lazım.
