minnet köleleştirir. feto babasının hayrına değil, yalandan mütevazi görünüp diyabetin neden olduğu iktidar problemlerinin acısını kıssalarla perdeleyip ağlama krizleriyle deşarj olup çıkarırken, kişisel liderlik hırsları için, abd ile daha çok abd çıkarları için simbiyotik olarak kendisini kullandırırken köyden şehre kayda gelen gariban kuzuları avlar. bu kuzular da büyüksün feto bizi açıkta bırakmadın minnetiyle eli ekmek, götü koltuk tutunca yıkanmış beynine zerkedilen minnettar köle kafasıyla karşılığını verir. aynasız olur, evrime karşı biyoloji profesörü gibi tuhaf yerlere gelir ve cemaat denilen bireyselliğin katili klübe üyeliğe devam eder. tabi zerre düşünme yok. emo duruşlu zır cahil hoca onun yerine düşünmüş nasılsa. mitleştirme, kanatsız şeyhi uçurma amaçlı kulaktan kulağa anlatılan hikayelerle bizim kifayetsiz olur sana uçan evliya. bizim profesörler de utanmaz birikiminden, güce tapar vesaire.
sözlükler de böyle simbiyotik ilişki mekanları. sözlük size sesinizi duyurma imkanı verir, siz de sesinizi verirsiniz. siz olmazsanız sözlükler olmaz ama sözlükler olmadığında hayat devam eder. sesinizin sınırları yasaklardır. sözlüklerin özgürlük sınırlarını ülkelerin ceza kanunları çizer zaten. ayrıca sözlük içi hukuk, kanunlar hariç ne kadar müdahale ederse çap o kadar kısalır. beynin sözlüğe bağlı olduğu iplerdir yasaklar. ne kadar gevşek olursa, akıl o kadar uzaklardan, keşfedilmemiş gri hücrelerden fikir getirir. yoksa bin yıldır bildiğiniz mekanın etrafında döner durursunuz ayağınıza dolaşan yasaklarla ve hicret vaktinin geldiğini anlarsınız daha med''i''ne yerlere.
kayıp pena da sözlüğün ihtiyacı olan sivri yazan yazarlardan. yazdıkları karbon kağıdında çoğaltılmış onlarca papağan arasından farkedilir. bin tane aynı renkli çiçeğin arasında farklı renkteki çiçek misali dikkati çeker, buraların tek renkli mermer değil farklı renklerden oluşan bir mozaik olmasını sağlar, ki uzun vadede herkesin çıkarına olan budur ve evet sivriler ''düzeni'' bozar, ama bize yakışan da düzene düzülmemektir.
(bkz: #4847509) kıt olanaklarıyla bilime katkıda bulunmaya çabalayan yazar arkadaşımızdır. kendisinin evangelist olduğu yönündeki iddialara ise kelimenin yunanca da evangalo kökünden iyi haber, iyi haber yayan manasına geldiğini öğrenince inandım, iman ettim. şu sıralar pink martini' den lilly adlı şarkıyı sıkça dinlediğini düşündüğüm, rabbinden cl finalinde kırmızı liverpool forması sırtında roma'da olmayı dileyen ve liverpool forması bendekinden güzel olan hem evangelist, hem lilly insanıdır, duaların kabul olsun kardeşim. *
kişisel fikrini ortaya cesurca koyabilen yazardır, insanlığın tanımını (bkz: #4928328) bunları yapan ve bunlara destek veren ve görmemezlikten gelen insanların yapması çelişkilidir.
doğum günlerinde analar kutlanmalı; emek onların. biz sadece zırladık. ama doğduktan sonra kendine kattıklarıyla bugün değerliyse bizim için, biz yine de doğumunu değil, kutlayalım kayıp pena'nın yirmili yaşlarını, alamasak da üç bin parçalık guernica pazılı. ya da alıp deli mi edelim binlerce siyah, beyaz ve gri parçayla diyelim ve bir tanım hediye edelim:
kayıp pena, buraların binlerce yıllık buralısıdır; hepimiz gibi.. hepimiz gibi yaptıklarının değil, yapacaklarının toplamıdır*.
çocuklarınıza para veriysunuz, pilarda oynayiler. haydi, hayırlı bir iş için pamuk eller cebe: