kaygılı bağlanma

entry1 galeri0
    1.
  1. anxious attachment diyor gavur. insanlar diğer insanlarla ilişkilerini 3 farklı tipte kuruyorlar bu kurama göre.

    1-normal (sağlıklı)
    2-kaygılı bağımlı
    3-kaçıngan

    insanların %50-55'i normal, %20-25'i kaygılı bağlanan, %20-25'i ise kaçıngan bağımlı oluyor.

    kaygılı bağlananın özelliği;ilişkileri konusunda sürekli stres altında hissediyorlar. Partnerlerinden sürekli ilgi ve ilişki konusunda güvence bekliyorlar. Yalnız olmak ve yalnız kalmaktan hoşlanmıyorlar. insanlara güven problemi duyuyorlar. Tüm bunların sonucunda ilişkilerinde sıklıkla istismar ediliyorlar, sağlıksız ilişkiler kuruyorlar.

    kaygılı bağlanan insanın başına gelebilecek en kötü şey kaçıngan bağlanan birisiyle ilişki içinde bulunmaktır. ki bu da 1/4*1/4=1/16 bir ihtimal. çünkü kaçıngan bağlanan kaygılı bağlananın ihtiyaçlarına cevap verebilecek en son kişi. kaçıngan bağlanan insan da kaygılı bağlananın sürekli güvensizliğine katlanamaz. çoğu zaman normal bağlanan bir insanın bu konudaki taleplerini bile karşılayamaz kaçıngan.

    kaygılı-kaçınmaz uzlaşmazlığı diye birşey var, döngü şöyle işler;

    1-kaygılı bağlanan kaçınganla yakınlaşır
    2- kaçıngan kendini geri çeker
    3- kaygılı bağlanan bir kavga çıkarır,
    4- ardından çıkardığı kavgadan pişman olur ancak bu kez kaçıngan geri adım atıp uzlaşmaya yanaşmaz,
    5- kısa süreli uzlaşma ve yoğun bir sevgi hali yaşanır,

    sonra tekrar

    adım 1-kaygılı bağlanan kaçınganla yakınlaşır...

    burada konu bir sevgi eksikliği vesaire durumu olmamasına rağmen sonsuz bir kısır döngüye girer bu ikili.

    kendi yaşadığım deneyimden yola çıkarsam, sonuna kadar geçerli bir teori. bir kaçıngansanız kaygılı bağlanan biri ile uzlaşma, anlaşma ihtimaliniz yok. çoğu zaman insanlar yaşadıkları ilişkide neyin ters gittiğini bir türlü çözemeden sonsuz bir uzlaşmazlık denizinde boğuluyorlar. çoğu zaman arkasında bu bağlılık türleri çatışması yatıyor esasında.

    kaygılı bağlanan birisinden şu gibi sitemler duyabilirsiniz;

    x: nerdesin şuan?
    y: bilmem ne kafesinde.
    x: niye gitmeden bana haber vermedim.
    y: e gizlemiyor ki kafede olduğumu, ben seni aradım zaten. çıkmadan haber mi vermem gerekiyordu.
    x: yalan söylüyorsun kafede değilsin.
    y: neyi tartışıyoruz şuan. kafedeyim ve ispatlayabilirim yani. ne kadar küçük düşürücü olsa da son kez fotoğraf atıcam, şu muhabbeti artık bi bırak.
    x: at o zaman.
    x: bu fotoğrafın şimdi çekildiğini nereden bilicem.
    y: yazıyor üzerine tarih, saat ve çekildiği yer fotoğrafın.
    x: değiştirmiş olabilirsin.
    y: iphone'da öyle bir özellik yok, değiştirme şansın yok o bilgileri.
    x: bilgisayarda düzenlemiş olabilirsin.
    y: yapmadım öyle birşey. bir daha da bu gibi bir tartışma yaşanırsa ben artık yokum.
    x: ben sana niye kafeye gittin demiyorum ki, sadece gitmeden bana haber verebilirsin. ben seninle güzelce konuşmaya çalışıyorum. tabi ki istediğin yere gidebilirsin, sadece gitmeden bana da haber ver.

    bir sonraki sefer,

    y: ben arkadaşımla buluşup kahve içicem, şimdiden söyleyeyim, maraz çıkmasın sonra.
    x: niye buluşuyorsun arkadaşınla. benle buluşmaya gelince hep işin var.
    y: son 5 günün 4'ünde beraberdik zaten. 1 aydır görmediğim yakın bir arkadaşımı ayda bir görücem, senle zaten neredeyse her gün görüşüyoruz. bunda yanlış olan ne.
    x: sen beni sevmiyorsun, allah belanı versin...

    gibi gibi.

    kaygılı bağlanan insanın özelliği gerçekten sevildiğinizi hissettiriyor ancak sizin özgürlük alanınızı kısıtlayarak. siz de bir kaçıngansanız bu derece sevilmek, kıskanılmak egonuzu okşuyor. karşılıklı birbirinin psikozlarını tetikleyen bir kusursuz (esasında sonsuz kusurlu) bir çifte dönüşüyorsunuz.

    aman dikkat.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük