Anlatamadığım bir şeyler var
Hep başka baharlara bıraktığım
Uçurumları tam aşarken
Kırılıyor kanatlarım
Gurbet yelkovanlarıdır
Gidip gelen çocuk kalbimde
Kabuslar görürüm ben
Düşlem yokluğuna girdiğinde
Vurulmuşumdur yine en derinlerimden
Düşmüşümdür kovalanan gecelerimden
Kehanetler sarıyor uyuklayan gölgelerimi
Gözlerime inen yağmur kuşları kaçışlarım oluyor
Götürmeyin beni melekler
Aşkın ejderha kuyusuna
Ahıtlar yakılır ardımdan
Aşklar güzelim ağlayınca
Ölümler alırım çiçeklerin elinden
Gökler adına topraklara dağıtırım
Güzelleşecek diye dünya
Diye dünya
Vurulmuşumdur yine en derinlerimden
Düşmüşümdür kovalanan gecelerimden
Ah ince belli hayat
Günahlarımı bağışla
Açtığım tek bir renk vardır
Onun da adı
Lahoya
Bir an içimden geçenleri yapmak istiyorum
Çekip gitmek kaybolmak istiyorum
içimdeki sırları benimle beraber alıp
Çok uzaklara gitmek istiyorum
Her ne zaman aklıma gelse bu
Kayboluş kaçış senaryosu
Sonsuza dek yok oluş kaybolma duygusu
Hemen hatırlarım kaderden kaçış olmadığını
Her ne nerede olursa olsun
Tamamı düzenli ve tertipli olacaktır
Sonsuza dek içimdeki boşluk
Ebedi dolmayacaktır
Bu kaçış hiç olmayacaktır.
Kayboluş içimde sonsuza dek ukte kalacaktır.
georges perec'in fransızcada en çok kullanılan sesli harf olan e harfini kullanmadan yazdığı, cemal yardımcı'nın "e" harfini kullanmadan türkçeleştirdiği roman.
içimdeki çocuğun sesin sesidir. Tam bağırırken ağzını kapatıyorum zamanla. Konuşma sus üstün tozlansın ilk önce, sonra yavaş yavaş kaybol zamanla. Hiç gelmemiş gibi yap gitmen gerekiyor çünkü.
Değiş yaşa ve git.