Sana her zaman söylüyorum senin yüzünde gülmek var
Bakınca bir ya$ama ordusu çıkıyor aydınlığa
Bir çiçek geliyorsun yer altı çevresinden
Bir kartal gidiyorsun çıplağın ayaklarla
$imdi bir pembeyi kovu$turuyor
Omzundan yukarıya üç polis
Deli ediyor onları saçlarında
Bir karanfil çok
Bir karanfil azala.
En saklı yerlerinden en güzelliğin çıkıyor
Ansızın doğan hayvanlar gibi güzel
Bakınca bir $iir canlıyorum dünyaya
Yapılan bir $eydir $iir, yuvarlak, kırmızı, geni$
En geni$i en kırmızısı o ezilmi$ler katında
$imdi bir gizliyi kovuşturuyor
Gözlerinden içeriye üç polis
Deli ediyor onları mısralarımda
Bir karanfil az
Bir karanfil çoğala çoğala.
Bilmem mi ellerin vardır, umuttan yuvarlar çizerler
Bakılan bir $eydir el, bo$luğu dengede tutan
Bir uzantıdır i$te umutla insan arası
Bir yönüdür ne belli, görmekle anla$ılan
Geceden gün yapılan o sevi$me yakınlığında
$imdi bir sevdayı izliyor
Uluslararası üç polis
Deli ediyor onları sonsuzda
Çok isimli bir çay
Çok yuvarlak bir masa.
Sanki bir tarih içindeyiz, günaydın minyatürler!
Üç köle uzanık bir dünyayı imzalayaraktan
Ansızın dört kö$e, ansızın ehram
En duymalı yerlerinde bir sessizlik
Güne$in çok parladığı bir arka
Ba$ları dünyadan dı$arıya sarkıyor
Bozgunda çiçekler örneği duyulmaz bağırtılarla
$imdi bir tarih sürdürüyor
$imdi bir tarih sürdürüyor
Yüzünun gizlerinde üç polis
Deli ediyor onları Mısır'da
Bir insan az
Bir insan inana.
Duymakla atların çıngıraklarından duyduğunu
Bir ate$ akımını dağda
En korkulu çağ bu, onu altımızdaki $ehirlerden çıkarıyoruz
Küflü ev süsleri, geyik durmalı bir hayvan
Bizi bakmaya zorluyorlar ayrıca
$imdi bir aydınlığı durduruyor
Beyazlar giyinmi$ üç polis
Deli ediyor onları bo$lukta
Bir pencere az
Bir pencere kaybola kaybola.