ezel: işte sorun da orda ali. senin olan hiç bir şey yok çünkü.
kerpeten ali: bir şeyi hesaba katmıyorsun ama arkadaş! hiç bişeyi olmayan adam, kaybedecek olmayan adam demektir.
ezel: senin hiç bir şeyin yok. ama kaybedecek bir şeyin var ali. seninle bir derdim olsa ali.. en güvendiğin şeyi alırdım senden.
şimdi senden korkuyorlar ya.. seni dinliyorlar.. seninle bir derdim olsa ali, senin o kerpetenini alır, seni hadım ederdim...
kerpeten ali: kimsin lan sen?
ezel: görmüyor musun.. ben her şeyi olan, ama kaybedecek hiç bir şeyi olmayan bir adamım..
artık kaybedicek hiç bir şeyi olmadığından ya da gözü kara olduğundan değildir. artık hiç bir zaman hiç bir şeyi kaybedicek hiç bir şeyi olmayan ve her zaman gözü kara olabilen ve olabilecek insandır. hadi gelindir. kimin gözü haksızlığa karşı kara ?
en teklikeli insandır. Kaybetme korkusu olmayan ya da kaybedecek bir şeyi olmayan insanın yapamayacağı şey yoktur. kendi egosunu kendi içinde aşmıştır ve o dakikadan sonra yaşanması muhtemel her olay onun yüzünde tebessüm olmaktan öteye geçmeyecektir.
kaybedeceklerini zamanında kaybetmiş, kazandığı yeni şeylere hiçbir değer vermemiş ve artık hiçbir şeyin anlamı olmadığı fark edip, bunlardan da korkma gereği duymayan insandır. güçlüdür, her şeye ve herkese karşı. çünkü ne yaparsa yapsın, daha iyi bir şeyi olmayacaktır.
inançları yok denecek kadar az, az denecek kadar hiç olması kuvvetle muhtemeldir bu insanın. elinde dünyevi olarak kaybedecek başka bir şeyi kalmaması yeterli değildir. inançlarını, inandığına olan sevgisini ve korkusunu da kaybetmiştir. yazık.
kaybedebileceği her şeyi kaybetmiş insadır.
dünyanın en korkusuz insanları, salt korkunun gözbebeğinin içine bakmış olanlardır.
kaybede kaybede, kaybetmekten korkmamayı öğrenirler.
ve iş o hale gelirki kaybetmekten korkmadıkları hiçbirşeyi kaybetmezler.
yani her şeyi kazanırlar.