üniversite yıllarımda sigara içerdim. kırmızı Winston. bilirsiniz hani kutu gibi olmayan paketi vardı kırmızı Winston soft diye geçerdi. cebinizde eciş büzüş olurdu.
paketin sonuna geldiğimde, paket cebimde ezilmiş ve sanki içinde sigara yokmuş gibi dururdu. O sırada paketin ağzından parmağımı sokup paketin içine baktığımda, yamulmuş bir Winston dalı görürdüm.
işte o an, bitmiş sandığım pakette aslında bir dal daha olduğunu görüp çok mutlu olurdum.
sırf bu enstanteneyi yaşamak için yıllarca kırmızı Winston soft içtim.
huzurdur. kaybolan huzru görüp, yanlışlardan vazgeçip tekrar asıl huzuru bulunca insan çok daha iyi hissediyor. huzur deyince de öyle çok çetrefilli şeyler değil hani. akşam demlenen çayınız bile huzurunuzdur. her gün yeni bir güne uyanmak, sizi üzen, size yaramayan her şeyden sıyrılabilmek huzurdur.
Bu kış kullanılan montun cebine 50 tl koyup bidaki kış bulmak.
Ben buna çok seviniyorum.
Kendimi kaçamaklarla kandırıp seviniyorum.
Manyağım ya ben elleşmen beni ağlatman beni...