candan erçetin'in bir şarkısında dediği gibi kazanmak neye yarar kaybeden olduktan sonra...
günümüz hayatında sadece kazanmaya odaklı sistemin kaybedenleri ezmesidir. oysaki herkes bir şekilde bir yerlerde kaybetmiştir.
yenilgiyi çok çabuk unuturuz, gider aklımızdan yada hezimet büyükse içerde yara olarak kalır bir yerlerde. düşeni anlaması gerekirken durum o şekilde gelişmez.
oysaki insanlığın gereğidir düşeni kaldırmak ve kazananın kaybedeni teselli etmesi erdemdir.
aksi durumda umursamamazlık çirkin durumlara neden olur. bunun en bariz örneği futbol karşılaşmalarıdır. kazanan kaybeni umursamaz sadece kazandığını önemser gerisi umrunda değildir. stadlarda ve programlardaki çirkin olayların temelinde bu yatar. insanlar ezikliğini bu şekilde giderir aklı sıra. hatta kimi zaman kazanan kaybeden için sırıtırak gülüp dalga geçerler. çünkü kurban o olmamıştır ya gerisi önemli değildir.
ülkemizde bir başbakan seçim sonrası kaybedeni tebrik etmiyor. edecek mi? sanırım kimse öyle bir beklenti içinde değil. seçim sonrası kazananların manşeti "nasıl koyduk ama" ziyniyetiyle yürüyeceğini hep birlikte izleyip göreceğiz. siyasi konuda güzel bir örnek verecek olursak japon bir başbakan ülkemize gelip olimpiyatları elinizden aldığımız için üzgünüz diye teselli etmesidir.
-tebrik ederim güzel kaybettiniz...
+evet iyi kaybettik teşekkür ederim.
-cidden baya baya kaybettiniz yani, nasıl başardınız bunu?
+valla insan bi kere kaybetmeye alışınca artık gerisini düşünmüyo, koyveriyo...
-anlıyorum. koyverirseniz böyle daha çok kaybedersiniz.
+ederiz...