dinlerken dalgaların hoş sesini, martıların aşk çığlıklarını, vapur düdüğünü duyabilirsiniz ve yunusların yumuşacık tenleriyle sizi okşamasını hissedebilirsiniz. ufukta güneş yavaş yavaş kaybolurken bir şişe şarabın nasıl devrildiğini anlamazsınız bile. kaptan seslenir ansızın ''nereden takılmışsa bir şarkı dudaklarımda, havada deniz kokusu, aramızda denizler yıllarımı çaldı yokluğun, ağlarsam ağlar ıslanır.''
saygısız adamın tekidir. yıllar,yıllaaar önce bir konserine gittiydik. öyle böyle değil, hilton convention center' da tonla para bayılarak. neyse, konser saati geldi, kayahan yok ortada. onbeş dakika, yarım saat, ne bir haber ne bir anons. mal gibi bekliyoruz. uzatmayalım, bir saatten fazla bir gecikmeyle hazret sahneyi teşrif etti. selam yok, sabah yok, mazeret bildirmek yok, özür dilemek desen o hiç yok. aldı gitarı eline, bi akor falan çekti, ondan sonra lütfen başladı söylemeye. kısa da kesti, yıkıldı gitti sahneden. bir de halleri var, sanki biz yalvarmışız da bedavaya, hayrına söylüyormuş gibi. o gün gözümden silindiği gündür. sanatçıdır, özel hayatı kendinedir, kullanır mı kullanmaz mı bilmem, isterse esrar çeker, isterse uyuşturucu alır. kendi bileceği iştir. bir şeyin affı olmaz, sanatını görmeye gelen insanlara saygısızlık etmek. tanımı zaten başta vermiştim.
Medyada çıkan haberlerden dolayı fazla maddiyatçı olduğu düşünülen, aksini ispatlamak için kılını kıpırdatmayan besteci, söz yazarı, şarkıcı.
bir arkadaş toplantısında şöyle bir diyalog geçmişti hakkında;
a-gencecik güzel kızın ne işi var bu yaşlı adamla bee.
n-öyle demesene canım, nasıl şarkılar yazıyo o adam, çok da romantik.
a-yemişim romantizmini,sübyancı!
n-hönkk..
nilüfer sayesinde ünlü olan, para kazanmak amacıyla son albümlerindeki şarkıları aşk meşk yarışmalarında ya da kadın programlarında sevgililere adayan, yıllarca elinde tuttuğu gitarda elini şarkı boyunca oynatmadan aynı telin üstünde tutmayı başaran,yolu sevgiden geçtiği halde kimsenin aynı yolu paylaşmak istemediği bir emekçi. kızımı kameralar önünde büyütmeyeceğim, deyip ailesini her programa sürükleyen; son şarkılarım, müziği bırakıyorum, dedikten sonra o albümün üstüne beşten fazla albüm yapan, kompleks midir nedir bilinmez; ama gittiği programlarda arkasına insanın gözüne sokar gibi ''büyük usta'' yazdırtan ve nilüfer'e yaptıklarından dolayı 'vefasız sanatçı' olarak müzik tarihimize geçen bu amcamızın albüm satışlarında eskiye nazaran düşüş gözlenmektedir. bestelerini, boğazında bir şey varmış da yutamıyormuş gibi şarkı söyleyen bu amcamızdan dinlemek yerine, nilüfer'in muhteşem yorumundan dinlemek bir başka lezzetlidir.
bugünlerde kendini bulan kayahan, artık şöyle diyormuş:
'Yolu sevgiden geçen herkesi bir gün bir yerde sömürebilirim.'
tarafımdan hep; 80 li yıllar da yaptığı bir çocuk programı ile hatırlanan şarkıcı.
benden başka kimsenin hışır hışır aliminyum giysiler içerisinde, uzay büyük ustası formatını hatırlamamasından dolayı da
sanrılar içinde bir çocukluk geçirdiğimi düşünmeme vesile olmuş kişi kendisi. atın beni denizlere...
ayrıca
(bkz: gönül köşkü)
istanbul hatırası / neden olmasın ? (1976)
ateş / bekle gülüm (1977)
canım sıkılıyor canım / e bebeğim (1979)
uzunçalarlar
canım sıkılıyor canım (1981)
albümler
merhaba çocuklar (1987)
benim şarkılarım (1988)
siyah ışıklar - benm şarkılarım 2 (1989)
yemin ettim (1991)
odalarda ışıksızım (1992)
son şarkılarım (1993)
benim penceremden (1995)
canımın yaprakları (1996)
emrin olur (1998)
beni azad et (1999)
gönül sayfam (2000)
ne oldu can ? (2002)
kelebeğin şansı (2004)
gönlümde darbe (2005)
biriciğime (2007)