Ne zaman bu ayı düşünsem yine aylardan kasım sanki sende kaldı bir yarım şarkısı geliyor kulağıma. Bu zamanlar kasvet ve durgunluk ayı valla. Onun için lahana modası geri geldi.
istanbul için ortasını da geçmemize rağmen, halen kısa kolluyla dolaşabildiğim ay. sonbahar açısından iyi. çok özlediğimiz ve sevdiğimiz insanlara sarılma fırsatı da veriyor.
kısalan ve grileşen günler, uzayan geceler. sararan ve düşen yapraklar, serin rüzgarlar, üşüten havalar. duygulu şarkıların eşliğinde tadına doyulmayan akşamlar. sonbahar iyi ki var ... hoş geldin kasım.
Göz açıp kapatıncaya kadar geçecek gibi duruyor. Tabi allah bilir. Yani ekim eylül hep öyle geçti. Zaman son zamanlarda felaket hızlı akıyor. Kıyamet alameti midir bu? Bilenler aydınlatsın.
2. gününe geldik hemencecik. 2021 in en hızlı bitecek ayı gibi duruyor hadi hayırlısı bakalım. kasım ayını severim. tek isteğim işlerin yolunda gitmesi. tamam hepsi değil çoğu yolunda gitse bile olur. mutlu olabilmekte gözüm yok.
bombok geçmesin yeter. temennim bundan yana. hele geçen senenin kasım ayı gibi hiç olmasın. 22 kasım 2020 - 30 kasım 2020 arası yine fena sayılmazdı ama 10 ekim 2020 - 22 kasım 2020 arası dayanılmaz bir işkenceydi benim için.
Resûl-i Ekrem’in nübüvvetinden kısa bir süre önce Mekke’de dünyaya geldi. Annesi Hz. Hatice’dir. Kāsım’ın doğumuyla ilgili başka rivayetler de bulunmakla birlikte ibn ishak, genel bir ifadeyle Hz. Peygamber’in Hatice’den doğan bütün çocuklarının nübüvvetten önce dünyaya geldiğini belirtmektedir. Resûlullah ilk çocuğu Kāsım olduğu için Ebü’l-Kāsım künyesiyle anılmıştır. Kāsım’ın ebesi Ümmü Râfi‘ Selmâ olup akîka için iki kurban kesilmiştir. Onun ne kadar yaşadığı ve ne zaman öldüğü konusunda da ihtilâf vardır. Yedi gün veya yedi ay yaşadığı, süt emme yaşını tamamladığı, hatta temyiz yaşında yahut hayvana binecek yaşta öldüğü ileri sürülmüştür. Resûl-i Ekrem’in çocuklarının vefatıyla ilgili olarak yine genel bir ifade kullanan ibn ishak kızlarının peygamberlik dönemine ulaştığını, erkek çocuklarının ise nübüvvetten önce öldüğünü kaydeder. Kāsım’ın nübüvvetten sonra vefat ettiğini kabul edenlerin en önemli dayanağı, onun ölümünün Kevser sûresinin nüzûl sebepleri arasında zikredilmesidir. Buna göre Kāsım öldüğünde müşriklerden biri Resûlullah’ın soyunun kesildiğini iddia etmiş, bunun üzerine Kevser sûresi nâzil olmuştur. ibn Mâce’nin es-Sünen’inde (“Cenâʾiz”, 27) yer alan bir rivayette, Kāsım’ın süt emme çağını tamamlamasına az bir süre kala ölmesi üzerine annesinin bu süreyi doldurmadan ölmesi sebebiyle üzüntüsünü dile getirdiği, Resûl-i Ekrem’in de onun bu müddeti cennette tamamlayacağını söylediği belirtilmektedir.
