kassandra nam-ı diğer aleksandra, troya'da priamos'tan olma hekabe'den doğma bi de ikizi bir erkek kardeşi olan lanetli hanım kızımızdır. doğumları münasebetiyle verilen şölen sırasında ironik biçimde orada unutulurlar. rivayet der ki: bir yılan arındırır çocukları yanlarına yaklaşıp ve o geceden eser olarak kehanet yeteneği kazanır yavrucaklar. yok der bir başka efsane, kassandra'ya bu yeteneği apollonvermiştir. apollon aşıktır kendisine ve "benim olacaksın." der. kehanet yeteneği verecektir müstakbel karısına mihrolaraktan. akıllı kadın velhasıl öğrenir ilmi ve yan çizer sonra. buna çok sinirlenen apollon ondan yeteneğini geri alamaz belki ama inanadırıcı olma niteliğini geri alır. zavallı kızceğiz her şeyi görür, söyler ama kimseyi kendine inandıramaz ondan sonra. troya yağmalandığında, o güne kadar çok talibine rağmen evlenmeyen kassandracık agamemnon'a ganimetlerden düşen pay olur. kassandra'ya aşık olan agamemnon'un karısı ikisi için de ölüm nedeni olacaktır sonunda. mit'ti... bitti...
öğrencilik yıllarının sıcaklığını kaybetmemiş, olanı değil olması gereken şeyleri tecrübeleriyle harmanlayıp geyik yapabilen ender insan. sözlükte daha çok vakit geçirmesini temenni ettiğim emektar hocam. hani çok zevdiğiniz bir öğretmeniniz olur ya o kadar tanıdık geliyor insana.
bütün gün çalıştıktan sonra bilgisayarın başına geçtiğim ilk dakikada öss'ye 10 gün kaldı,öğrenci milleti ne işin var burda diyerek kulağımı çekmiş bursalı yazar.
"kası andıran bir fiziksel gorunus"u vardır. ondan zamanla bu donmus dolasmıs, "kassandıra" olmustur halk arasında
zaten dunyada birkac kışi haric herkes turk. **