türkiye'de kasapların vitrinlerdeki kesilmiş kuzuların kötü göründüğünü düşünmesi üzerine kıçlarına bir aksesuar olarak maydonoz sokması olayıdır. hayır yani daha mı iyi görünecek anlamıyorum ki? eziyet değil mi hayvana? "zaten ölü ki" diyecek bazı arkadaşlar biliyorum ama
kesilmiş, derisi yüzülmüş hayvanı, kıça sokulmuş bir demet maydonoz güzel göstermez ki.. estetik de bir yere kadar.
askerlikten kalma kamuflaj merakımı mıdır..
veresiye yapmak isteyenlere bir göz dağı verme uğraşı mıdır..
mahrem yeri örtme dürtüsü müdür..
ya da kasabın "benim vurduğum* yerde gül biter" lafını dramatize etmesi midir..
anlamadım.
her gördüğümde aklıma umut taydaş dizelerini getirir.
--spoiler--
kasap aşkı değil bu;
önce kuytusundan faydalanıp, keyfimizi doyururarak,
varsa sütünü sağdıktan sonra, boğazlayıp,
kıçına bir karanfil sokarak ve bir güzel vitrinleyerek
sonrasında,
paramparça edip ne var ne yoksa, meraklısına satmak üzere, terbiyeleyip,
yeni bir tanesine başlamak akışında yaşamıyoruz,
--spoiler--
ayrıca imkanı olsa eti sattığı adama da soktuğu maydanozu ikram eder bu adam.
kasap suçüstü yakalanırsa ;"sanane be adam kuzunun götünüdemi yiyonuz diyerek üste çıkacağı durumdur"
"kasap aşkı değil bu;
önce kuytusundan faydalanıp, keyfimizi doyururarak,
varsa sütünü sağdıktan sonra, boğazlayıp,
kıçına bir karanfil sokarak ve bir güzel vitrinleyerek
sonrasında,
paramparça edip ne var ne yoksa, meraklısına satmak üzere, terbiyeleyip,
yeni bir tanesine başlamak akışında yaşamıyoruz, "
kasapların dükkanlarını güzelleştirme çabalarıdır.* hayvanı sevimli mi göstermeye çalışıyor, estetik amacı mı güdüyor anlaşılmayandır. çiçek, böek, doğa, ayrıştırıcılar falan ancak böyle buluşturulabilirdi.