Beni tanımazsınız aga. çok mal adamımdır. 2 gün aşık olup, 3. gün ilan-ı aşk edip 20 gün aşk acısı çekenlerdenim. beni tanımazsınız aga. bakmayın malım dediğime aslında hassas adamımdır ben.
şu kasım ayının yalnızlığı hiç bir ayın, hiç bir mevsimin yalnızlığına benzemez. kış ve sonbahar arası bir göt üşümesidir hissettirdiği yalnızlık. ne ama, ne göte talip, apış arasıdır adamı süründürdüğü yer. kasımın yalnızlığı başka. Eller üşürken rengi solmuş çakma levis 'ın cepleri yetmez ısıtmaya. başka bir çift el arar o çatlamış eller. ağzındaki sigara bile üşür adamın, kor gibi yanmakta olan ciğere çekilen nikotine inat. Çakmak yanmaz, alev isyan eder soğuğa ve ayaklar da üşür, cehennem sıcağı rüyalarda, gece 03:30 sevişmelerinde cayır cayır yanan o ayaklar da üşür. Kasım dedin mi bi duracaksın. aşık olmayacaksın. adam olacaksın. Diyor ya şarkı da, "bir beni mi unuttular uçup gitti martılar ?" evet dostum. martılar da üşür. kasım yalnızlığı martılar için ekmek arası döner olmama gayreti içinde geçip gider. Ama sen o götünü ne kadar yırtarsan yırt güzel kardeşim, yine bir gün, yine bir kadını,dibinde ekmek arası döner yediğin büfede akbil doldururken görürsün. Aylardan kasımdır. döngü başlar. ateş harlanır, nabız daha bi hızlanır... o aksaray - beşiktaş hattına binip gözden kaybolurken, sen 3 dakikalık aşkın 3 günlük yürek burukluğunu yaşamaya başlamışsındır bile. O değil de her şeye rağmen ekmek arası dönerin tadı başka. kasımda da, mayısta da ... her türlü yalnızlığın düğümlediği o boğaz, bi tek ekmek arası dönere açılır. kasım yalnızlığında ekmek arası döner...