bu sorunun doğma sebeplerinden biri de can sıkıntısıdır. canın sıkılıyor ve bari platonik aşık olayım diyorsun, sonra o sıkkın saatlerini platoniğini düşünerek geçiriyorsun, sonra bu tip başlıklar açılıyor.
sorunun doğma sebebi bu ise kişi her saatini dolu dolu geçirmeli ki düşünecek vakti kalmasın veya ilgisi olan herhangi başka bir konuyu düşünmeli *
psikolog olacam da...*
yıl olmuş 2011 hala karşılıksız aşk diyenler var neyini unutamıyosun abi! çok klasik olucak ama sen 'ben onu unutamıyom' diye tripe girerken o başkasının altında inliyo ve bu bi gerçek senin var olman kadar gerçek. olursa olur, bu kadar kasmanın anlamı yok. ama 'ben ondan başkasını sevemem' diyenler çok afedersiniz ama sizin dünyanız kaç metrekare?
karşılıksızsa o aşk değildir arkadaş, bi anlık boşluğuna gelmiştir o kadar. yani " unutamıyorum, öleyimde kurtulayım, onsuz her gün ölmektense bir kere ölürüm." durumlarına girmeye hiç gerek yok. zaten zamanla, o gözde büyütülen kişinin aslında ne olduğu mutlaka fark edilir.
- ya oğlum çirkindi o zaten. yok şurası şöyleydi, burası böyleydi vs. uzar da gider.
akla gelen ilk seçenek uzaklaşmaktır ama bunu yapamazsın bi türlü. yalnız kaldığında sürekli onu düşündüğünden unutman zaten imkansızdır. bir de benim gibi 3 yıl daha aynı sınıfta okumaya devam edeceksen işin daha da bir zordur. hafıza kaybı en kolay çözümdür.
kişi kendisi istemediği sürece her yöntemin bir yerlerde patlaması muhtemeldir. karşılıksız aşkı yaşayan kişi sevgisiyle gurur duyuyorsa, kişiliğinin bir parçası olmuşsa aşkı, yöntem teknik boşadır. sevdiği kişiden çıkmıştır olay, kişilik meselesine dönüştürmemek lazım, gurur zamanını bilmek lazım, geri çekilmesini de.
Eğer bir şeyi unutmak istersen unutursun. Bu kısmı bu kadar basittir. Ne kadar aşık olduğuna göre değişir. Malum kişi bir şekilde senin hücrelerine yerleşmişse. Bilincini sürekli açık tutan artık oysa. Zaten unutmak istemezsin. O boşluğa düşmek istemezsin. Yeni birisini bulduğunda o sadece bir mantık ilişkisi olur. mecnun olan için.
oluruna bırakın, dibine kadar özleyin, düşünün, zamanı gelince zaten kendiliğinden unutacaksın. zaten gerçek aşksa ki (o da bu zamanda zor bir ihtimal) bir kor kalacak zamanla arada aklına gelecek o kadar.
karşılıksız olunca aşk olmuyor mu? neyin derdindesiniz bilmiyorum ki. seviyorsanız aşksa bu gerçekten o yüksek duyguysa neden unutmak isteyesiniz. illa eli elinizde, teni koynunuzda mı olmak zorunda?
bu nasıl bir beyin? nasıl bir kalp? nasıl bir aşk anlayışı.
korkmayın böyle saftirik bi bakış açısıyla sahip olunan aşkı unutmak için yeni biri yeterlidir.
sanmıyorum unutulacağını. dur ben faceboktan bakayım sevgilisi var mı sevgili yapmış mı twit ne yazmış kimle twitleşmiş gibi saplantılardan sonra karşılıksız aşk ne unutulur ne de sineye gömülür ahh ahh..