O zaman ne diye devletten tapusunu alıyoruz amk. Döverim de severim de, kocası değil miyim? Devlet dışında kimse karışamaz o kadar.bu benim demokratik hakkımdır.
müslümanlara kadın hakları üzerinden laf eden trollerin sahipleri bakın kadınlar hakkında ne düşünüyor..
--spoiler--
Yahudilikte kadın anlayışı ataerkil yapıya uygundur. Kadın yasak meyveyi yemesi ve eşine yedirmesi sebebiyle emre itaatsizliği yüzünden cezaya çarptırılmıştır. Cezasını, zahmet ve gebeliğinin daha da çoğaltılmasıyla, ağrı ve sancı ile evlat doğurması, arzusunun kocasına karşı olması, kocasının kendisine hakim olmasıyla çekeceğini bildirmiştir. Kadının birinci vazifesi çocuk doğurmak, yuvaya bakmaktır. Kadın din görevlisi olamaz. Kadınlar cemaatte sayılmaz ve cemaatte ibadete iştirak edemez. Sadece uzaktan seyredebilirler. Cenaze merasimlerine katılamazlar. Kadın kocasında, erkek kardeşi varsa babasından mirasçı olamaz. Başını örtmesi gerekir. Başı açık kadının bulunduğu evde kutsal metinler okunamaz. Yabancıyla aynı sofrada oturamaz. Ayrıca kadınlar geveze, açgözlü, kıskanç, kavgacı, güvenilmez ve baştan çıkartıcı gibi sıfatlarla yerilir. Talmud döneminde kadınlara şefkat ve merhametle muamele edilmiş ancak öğrenim kapıları açılmamıştır
Yahudi toplumunda genel anlayışa göre, kadının aklı günah ve rezalete teşvik edeci bir unsurdur. Kadın hep eksiktir ve onu eksik kılan aklıdır. Kadın ancak evlendiği zaman eksiksiz hale gelmektedir; çünkü eşi, yani erkek, onun aklı olmaktadır. Ancak evlilikle tamamlanan ve onlara göre insanlaşan kadın toplumda anne statüsünde ise saygı görmektedir. Yahudilikte ananın da baba kadar saygı göremeye hakkı olduğu kabul edilir.Tek tanrılı dinler arasında kadını sosyal alandan ve toplumsal faaliyetlerden en fazla soyutlayan, ona belli sınırlar çizerek yaşam alanını daraltan Yahudilik dinin de, böylece kadın aile kurumu içerisine hapsedilmekte, başka hiçbir alanda söz sahibi olamamakta ve saygı görememektedir.
Kadının toplumda sahip olduğu konumdan kaynaklanan görevi sadece ev içerisinde kalmaktır. Yahudi kadını ev işlerini en iyi şekilde yapmak, çocuklarına bakmak ve kocasının ihtiyaçlarını karşılamak, her anlamda onu tatmin etmek zorundadır.Ancak bunları yapabildiği sürece o bir insandır. Tevrat'ta evlilik, boşanma ve mirasa ilişkin kurallar tümü ile erkeklerin lehinedir. Yahudilikte evlilik kurumu çok kutsaldır. Evlilik bir Tanrı buyruğudur. Bu evlilik kurumunda da erkek egemenliği ön plandadır. Kurumda söz sahibi olan kişi babadır. Çocuklar baba soyundan gelmektedir.En doğal hak olan çocuğa ad koyma hakkı dahi anneden esirgenmiştir. Çocuğa ancak babası ad koyabilmektedir. Toplumsal yaşayışta poligami egemendir. Erkeğin aynı anda birden çok eşi olabilmektedir. Fakat kadının böyle bir olanağı yoktur.
Karısını döven erkek, sosyal hayatında ve çocukluğunda sürekli dayak yiyerek büyümüş ve ezilerek yaşayan hayvan modelidir. Bu yüzden gücü sadece karısına yeter ve adamlığını sadece karısını döverken hissedebilen onursuzca bir durumdur.
iş o seviyeye gelmişse ve sonu kötü olacaksa sende başarsın be kardeşim. Dert edinme. Nasıl olsa bekara karı boşamak kolay. Kocasından ayrılan kadın da hemen iş değiştirirmiş gibi eş değiştire de biliyor.
Önce evlenin, çağa, çoluk sahibi olun sonra bu ayeti ele alın. Tok adama açlıktan ne kadar bahsedebilirsin ki?
Bu bir olay üzerine ayet olarak gelmistir doğrudur. Adam karısına vurmuştur ve bunun üzerine kadınında adama vurmasını söylemistir peygamber kısas gereği. Bunun üzerine bu ayet gelmiştir ama peygamberin sünnetinde bunu hoş görmemiştir ve nasıl dövüpte akşamda aynı yatağa girebilirsiniz demiştir. Yani burada bir nesh etme olayı varmıdır bir bakmak lazım. Yani burada evet otoriteyi sağlayın demiştir peygamber ve vurmayıda hoş karşılamamıştır.
erkeği kadını bilmem ama bence dayak herkesin hakkıdır. Böyle bıçak mıçak korkakça piç gibide değil. Aranızda sorununuz var ve uzlaşamadınız mı? aranızda anlaşın eşit şartlarda dövüşün temiz temiz ve istekli, kazananın borusu ötsün. ne kadar iyi bir yöntem değil mi?
islamiyeti kendi zevk ve düşleri için çeviren insanların ortaya attığı fikir.
kimileri cübbeli hoca demiş, cübbeli soytarının tekidir.
öldüğünde geleceği yer benim yanım.
en büyük işkenceleri ona yapacağım zaten.
bademleye bademleye yakacağım.
hiç bir kutsal kitap da böyle bir hak verilmemiştir.
o ancak onu yorumlayan ve kendine çeken sapık ruhlu beyinlerin uydurmasıdır.
kuran-ı kerim son 100 yıl içerisinde binlerce kez değişmiştir bu adamların yorumlamasından ötürü.