tutarsızın tekidir. ayrıca adi ve şerefsiz de diyebiliriz ki karısını aldatacak kadar küçülmüşür. ha, birde kadın affediyorsa bu şahsı, hak ediyordur her şeyi.
bekleneni yapan erkektir. erkekler yuvalarını yıkmazlar gönül eğlendirmek için. asıl sorun burda aldattıran kadında. kocası geri dönen kadın eski düzenine kavuştuğu için mutlu olur. kırılır ağlar incinir vs ama her kadın affeder geri dönen erkeği.
kadının, kadınlık gururu altında ezilecek olan adamdır. çünkü ağır basan şey budur ilgili durumda...
aslında kadın da ister eğer ki adam kopmayı takiben 1 yıl kadar bir süre içerisinde geri dönmüşse. çünkü bir ilişkinin getirdiklerinden kurtulmak, seven bir kadın için çok da kolay değildir. sevmek konusunda kabul edilmeli ki erkekler olarak yeteneklerimiz kadınlar kadar gelişmemiştir söz konusu aşksa. erkek dediğin biraz daha hayvani güdüleri ile yaşamaya alışıktır, kadın ise biraz daha derin, biraz daha simetri tutkunu bir haldedir. erkek aç gözlüdür ve kadın ise erkeğe oranla daha duygusal...
tüm bu sebeplerle uzaktan bakıp da atıp tutmak kolay. erkek için de sallamak kolay buradan, kadın için de... "suç erkektedir." veya "suç kadındadır." yok yeaa. suç isteklerindedir insanın. her gece düşleri ve düşüncesi ile birbirini aldatarak sevişenler yok mu sanıyor millet bilmiyorum ki... he o halde çıkıp da "ben senden ayrılıyorum" dedikten sonra yapmalı bunu di mi? öyle de kolaydı işte bunu söylemek. yurdum kadını aldatılmayı dahi "ben senden ayrılıyorum" denilmesine kabul eder. çünkü aldatan erkeğe düşman olmak kolaydır ama "ben seni aldatacağım, iyisi mi burada bitirelim" diyen erkek, kadınının gözünde ilelebet sağlamlaştırır kendi yerini. çünkü yarı yolda bıraksa dahi biraz olsun(bir erkekten beklenmeyecek kadar diyebiliriz) erdemli davranmıştır. eğer ki öylece "ben gidiyorum" derse bir erkek yapacağı ilk şey kadının kendisini suçlamaktır. o yüzden denmez böyle birşey hiçbir aşk ilişkisinde... erkek "şerefsiz" olur sonra, kadın "mal" haliyle. insan da neyi isteyip, neyi yapabileceğini çok kestirebilen bir yaratık ya sanki özünde.
pişman olmuş adamdır vesselam. pişmanlığını fiiliyata da dökmüştür bana göre... yoksa ki istediği kadınla, istediği şeyi yaşayabilmesi için bir engeli yoktur önünde bırakıp da gittiği anda. ama o, geri dönmeyi tercih etmiştir. dünyadaki milyarlarca, yaşadığı ülkedeki (muhtemelen) milyonlarca kadının arasından çıkagelmiştir. gene de bu noktada kadının işi daha zordur derim ben. affederse ciddi bir baskı görecek kendi düşüncelerinden olduğu kadar çevresinden de "sana yaşattığı onca şeyden sonra!" denilerek(ki kadınların genelinde çevrenin etkisi yadsınamaz; istisnalar hariç.). ve affetmezse başka kimi sevse olmayacak onun gibi ve ömrünün sonuna dek de bu hissi barındıracak ruhunda.
kimilerine göre kısaca: bir şerefsizin, bir mala geri dönmesidir.
karısına dönmekle de mutlu olmayacaktır. çünkü zaten bir kere vazgeçmiştir ondan. gözden çıkarmıştır onu. tekrar eskisi gibi olamazlar asla , sevemezler ilk günkü gibi birbirlerini .