ormanlar kralı aslan, kendisine en büyük hediyeyi getiren kişiye vezirlik görevini vereceğini duyurur. Bütün hayvanlar hediye götürmeye başlar. Karıncanın da hediye götürdüğünü gören karga " sen karıncasın en fazla ne götürebilirsin ki ? " demiştir. Karınca ise oldukça sakin bir tavırla " olsun " demiş.
Nemrud'un ateşi Hz. ibrahim aleyhisselamı yakacak haberi duyulunca,
günlerce uzakta olan bir karınca ağzına aldığı su ile hızla koşmaya başlıyor.
onu gören başka bir karınca, kendi hal lisanı ile soruyor:
- Hayrola çok telaşlısın bu halin ne? deyince, su ile koşturan karınca cevap veriyor:
- ibrahim aleyhisselamı nemrut ateşe atıyormuş, yetişip onun ateşini söndüreceğim, diyor.
Soran karınca bu hale gülüyor ve diyor ki:
- Sen bu gidişle oraya varamazsın, varsan bile Nemrut'un ateşinin yanında senin ağzındaki suyun ne kıymeti var.
Onu sen söndüre bilir misin? diyor. gayretli ve inanclı karınca cevap veriyor:
- Oraya varamayacağımı, varsam bile ateşi söndüremeyeceğimi bende biliyorum.
Ama hiç olmazsa ibrahimi sevdiğimi isbat için çalışır, koşarım. Oraya varamazsam bile bu yolda ölürüm, diyor.