Götten baştan sallamayın amk ben kendi yaşadığım iki canlı örneği söylim. 1. Si eşinden sürekli dayak yiyen bir çocuklu bir kadın jandarmaya şikayette bulunuyo, hemen jandarma kadının evine gidiyo adam evde yok tabi, kadının ve kaynanasının kaynatasının ifadesi alınıyo, kocaya bilmem kaç ay evden uzaklaşma cezası veriliyo, adam uymuyo ee gelip yine rahatsız ediyo vs jandarma yine eve gidiyo ve kadını isteği doğrultusunda adresi bilinmeyen uzak bir kadın sığınmaya bizzat götürüyo (ulaştırma j.er kendim) 2. Si de yine şiddetli geçimsizlik kadın şikayetçi bu adamı başımdan alın diyo iki gün nezarette tutuyoruz, evden uzaklaştırma verip her gün eve devriye atıyoruz falan fistan bunun gibi çok koruyucu önlemler var yeterki yardım isteme bilinsin. Hatta bi yenge vardı 45-50 yaşlarında, o bile arıyo şu herifi başımdan alıveren gari çabuk bura geliveren deyip köye kadar gidip almışlığımız var.
şiddetin, hakaretin, aldatmanın, saygısızlığın oluru olmaz. erkekler olarak kadınlara gerektiği gibi davranmadığımız sürece adam olamayız. erkek olmak bana yetiyor diyenlere lafım yok tabi.
koca şiddetine maruz kalan kadına, ailesinin ve sığındığı yetkililerin genellikle verdiği cevaptır,
'' hadi barışın bakalım, olur böyle şeyler karı-koca arasında... '' kısmından sonra devletin bile kendine sahip çıkmadığını anlayan kadın, çaresiz barışır.
iki gün sonra da sokak ortasında pompalı tüfekle öldürülür orospu çocuğu kocası tarafından.
ne ajdar' ın hiperstar olması, ne de bir bülent ersoy' un yeni imajı kadar bile kalmaz gündemde...
