kizlarin oynarken vahsilestigi bir oyundur. veremli bir sekilde atarlar ama kafadan, gozden, hatta retinadan, tassaklardan vururlar, agiz aciksa agiza bile sokarlar, nasil atiyorlarsa anlamadim.
istanbulda 1935 yılında yasaklanan nedeni bilmediğim bulamadığım insanları eylendiren, içine taş koyunca boku çıkan oyun... ha bi de lakap olarak kullanılır.
-lan kartopu git bi cigara kap gel...
(bkz: clerks) filminde dante adlı karakterin sevgilisinin kendisi dahil 37 erkek arkadasıyla yapmıs oldugu icin cok rahatsız oldugu seydir. lakin filmde bahsi gecen kartopu oral seks manasına gelmektedir ve turkce dublajda bu sekilde karsımıza cıkmaktadır.
eğitimde kullanılan bir tekniktir.
öğrencilere bir problem verilir ve tek başına, ardından iki öğrenci bir araya gelerek görüşlerini tartışmaları istenir, sonra dörtlü grup haline gelinir ve görüşlerin karşılaştırılması, karara bağlanması istenir ve sonunda grubun görüşlerini sınıfa sunması sürecini alan tekniktir.
bir köpek ismidir, hangi köpek mi ? bizim mahallede bir köpek. sahipli bir köpekti sahipli diyorum çünkü ben çocukken böyle şimdiki gibi şehirlerde sahipli cins cins köpekler yoktu onlar tv deyaşarlardı ama canlısını biz göremezdik. bizim köpeklerimiz özgürlerdi. neyse işte bu sahipli köpeklerden biri kartopuydu ve minicik bir köpekti ama minicik şirin köpek değildi minicik ve sahipliyim diye pek bir havalıydı. o günlerde benim ve mahalleden bir arkadaşımla hep beraber takıldığımız bir köpeğimiz vardı adı karabaştı. ilkokulda olduğumuzdan ve her köpekli hikayede köpekler karabaş olduğundan olsa gerek ona bu ismi koymuştuk ama başında hafif bir parça karalık da vardı hani. neyse bu karabaşın yerden yüksekliği benim omuz seviyeme gelirdi o çok büyük değildi de ben küçüktüm yani. işte o arkadaşımız karabaşla koşardık sokak sokak gezerdik ve nihayet namımız mahallede yayıldı bu kartopu' nun sahibi bizi kıskanmasıyla bize meydan okudu : benim kartopum sizin karabaşınızı döver. biz ürkmüştük önce çünkü karabaşı iyi biliyorduk bir kızarsa kartopu nartpu dinlemez silkeler atardı. neyse gün geldi kavga başladı kartopu artiz tabi sahibi de var ya hemen saldırdı bizim karabaş a 2-3 saniye bir kaos oldu ve kartopu sahibinin bacakları arasına topukladı kaçtı. hey gidi karabaşım hiç de gururlanmadı dönüp bakmadık bile arkamıza çekip gittik yeni maceralara. sonra bir sabah yine karabaş ın sokaktaki yattığı yere gittim bir baktım karabaş yerde yatıyor ama kalkmıyor.sonra büyük adamlar geldi yaklaşma dediler..zehirlemişler karabaşı mızı..ağladık..çok ağladık.. köpeğimizi değil bir dostumuzu zehirlemişlerdi. o günlerde içimde yer etti tüm resmi kurumlara özellikle belediyeye karşı içimde kinim vardır.