insanın olduğu yerde değer sistemine gönderme yapmadan, insanı ilgilendiren bir amaca ( iyi veya kötü) hizmet etmeden, kendi-içinde-iyi olan bir proje söz konusu olamaz. fizik bile kuantumdan ötürü, özgür iradeye dokunan ve dolayısıyla ahlaki sorumluluk var mıdır yok mudur tartışmasının kapısına dayanan bir alan. bilimin hemen hemen her alanıyla oklar bir şekilde insanı gösteriyor. bu olması gereken mi? Bilim felsefecileri bu soruyu cevaplasın.
"filozoflar dünyayı anlamaya çalıştı, oysa mesele onu değiştirmekti." sözüne heidegger, "dünya, anlaşılmadan değiştirilemezdi." diyerek karşılık vermiştir.
Bir sene ortamda muhabbeti oldu. Kendisini tanımayan bir kardeşimiz vardı. Kim bu Karl Marx falan dedi. Bizde bu ingiliz bir şarkıcı diye kekledik. O da yedi. Dinlerim falan diyordu. Ne günlerdi be.
ortaya attığı komünizm ütopyası ile bazı çevrelerin gönlünde taht kurmuş ''das capital'' adlı eseriyle tanınmış yahudi asıllı düşünce adamı. kapitalizmi yerden yere vurur. kapitalizmin çarpıklıklarını anlatır. işçinin, emekçinin bir gün büyük bir devrim ile bu düzeni yıkacağını savunur. kendisi ateisttir. kapitalist çevreler tarafından büyük eleştiriler almıştır.
işçinin, emekçinin yanında olup dünya ile entegre olamayan ülkeler ortaya çıkmıştır kuzey kore ve küba bunları sayabiliriz. kendisinin görüşü bana ütopik geliyor. en çok eleştirildiği konuda semavi dinlere afyon benzetmesi yapmasıdır. ona göre din afyondur. din insanların kendi kafasından uydurduğu bir olgudur.
Irktasları yahudiler in dünyayı aç bırakmak için çıkarmış olduğu kapitalist ekonomiye karşı, sosyalist ekonomiyi panzehir olarak sunarken insanların dini inançlarını çalmayı başarmış; din ve ırk kardeşi darvın in planlarını yaşadığı döneme taşıyan kişi.
Komunizmin temellerini atmış kişilik. tek yararı şu çalışma saatleri.
ne demiş ulu Önder mustafa kemal Atatürk komunizmin görüldüğü yerde başı ezilmelidir.
Bakmayın bu adama ya lafta komünizmin fikir babası, kendisi yahudi asıllıdır zaten sakalıda bizim hacı veli dayı gibi insanları hayvan yerine koyarak sistem inşaa etmeye çalışmış klasik batılı ve şişirilmiş.
bir görüşü savunmuş, bütün dünyayı tir tir titretmiş görüşleriyle, ama fakirlik ve yalnızlık içinde ölmüş bir adam. fakirlik kısmından pek gocunduğunu sanmıyorum.
"Karşılığında sevgi uyandırmadan seviyorsanız, yani sevgi olarak sevginiz karşılıklı sevgi yaratmıyorsa; seven bir kişi olarak dışa vurumunuzla kendinizi sevilen bir kişi yapamıyorsanız, sevginiz güçsüzdür, bu bir talihsizliktir." diyen K. Marx'ın bu sözlerini ilk okuduğumda, çocuk sayılırdım.
Fecaat etkilenmiştim, ayıp belki ama, bunu yalnızca cinsel sevgi anlamında değerlendirmiştim. Mazur görün, çocuktum.
Sonra fark ettim ki, talihsizlik sözcüğünü bir daha hemen hiç kullanmamış.
Buradaki talihsizlik sözcüğü, oldum olası aklımı kurcaladı, hala da kurcalıyor.